9 Eylül 2008 Salı

(Namaz Zamanı) KENDİNİ BİLMEK

«

İslam, düşünen ve aklını kullanan insana hitap eder. İnsanda düşünce olmasa 'ın emirleri anlaşılmaz ve anlatılamaz. Ancak kendimizin farkında isek düşündüğümüzden söz edebiliriz.

İnsanı diğer varlıklardan farklı ve üstün kılan da kendisini bilmesi ve tanımasıdır. Davranışları, sözleri, eylemleri insanı insan yapan önemli faktörlerdir. Kendini bilen Rabbini bilir,tanır. Kendini bilen ' ın varlığını iyice his eder. Ve ona göre hayatını tanzim eder.

İnsan sosyal bir varlıktır.tek başına olması düşünülemez. Toplum içinde yaşayacak, toplumun kurallarına riayet edecek, sevinç ve ızdırabları bire bir yaşayacaktır. Kendini bilen sosyal hadiselere kayıtsız kalamaz. "toplumun dertleri ile dertlenecek, sevinçleri ile sevinç duyacak"

Kendini bilen düşünen, sorgulayan, amaç ve gayesi olandır. Yani bu dünyaya gelişin boş olmadığını, ölüm ve ötesini derin- derin düşünür. Kendine şu soruları sorar; ben kimim? Nerden geldim, nereye gideceğim? Dünyaya geliş gayem nedir? Sonum ne olacak? Rabbimin rızasına uygun amelleri nasıl işlerim? bu kendini sorgulama neticesinde doğru istikamete ulaşılır.

Kendini bilen Rabbini bilir. Rabbini bilen,  ın ilmi ile donatılmış, boyası ile boyanmış olur. Rabbine ,onun sevgili peygamberine, tüm mümünlere ve insanlığa sevgi besler. Kendini bilmeyen, Rabbini bilmez. Yunus un;

İlim ilim bilmektir.
İlim kendini bilmektir.
Sen kendini bilmezsen,
Bu nice okumaktır.

Hz. Mevlâna'nın anlattığı bir hikayeye göre, bir gün bir sultan bir elçisini uzak bir şehre gönderir. Bir emaneti o şehrin valisine ulaştırmasını ister. Elçi yola çıkar. Meşakkatli bir yolculuktan sonra şehre varır. Şehre geldiğinde valiye emaneti ulaştırmak yerine başka işlerle meşgul olur. İlim meclislerine katılır. Şairleri dinler. Pazara gider, alışveriş yapar. İnsanlarla hasbihal eder. Bu gibi işlerle uğraşırken emaneti valiye ulaştırmayı unutur ve ülkesine geri döner. Sultanın huzuruna çıktığında o şehirde yaptıklarını ve bu gezinin kendisi için ne kadar faydalı olduğunu, ufkunun genişlediğini anlatır. Sultan emanetin yerine ulaşıp ulaşmadığını sorduğunda, elçi o konuyu tamamen unuttuğunu hatırlar. Ve çok mahcup olur, özür diler. Sultanın ona verdiği cevap ise kayda değerdir: "Ben seni o şehre tek bir iş için gönderdim. Sen ise onun dışında on iş yaptın ama asıl maksadına ulaşamadın geri geldin. Var bunun hesabını sen yap."

MevLam bizi kendini biLen, tanıyanLardan eyLesin...

aLıntı..



Tamamıyla yeni Windows Live Messenger ailesine katıl Buraya tıkla!
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

Hiç yorum yok: