12 Ağustos 2008 Salı

(Namaz Zamanı) hilkatin esrar dolu sinesi

Hilkatin Esrar Dolu Sinesi

 

Yasayan hayvanlar âlemine sefkat ve ibret gozuyle baktigimiz zaman onlardaki essiz sanat ve guzelliklerden ve hikmetlerden cok dersler aliriz. Bunlardan dikkati ceken ilk husus hepsinin yasadigi mahal ve vasata gore silahlandirilmasi, riziklandirilmasi, uygun elbiseler ve onune gelen rizktan azami derecede istifade edebilmesi icin uygun cihazatla donatilmasidir.

 

Derin denizlerin hic isik sizma yan karanlik diplerindeki fener baliklarinin beslenebilmesi icin onlara fosforlu kimyevi reaksiyonlarla calisan muazzam bir fener verilmistir. Bu fenerle hem yolunu aydinlatir hem de fenerin isigina gelen kucuk canlilarla beslenir, agizlari da cok buyuk olan bu baliklar besinin az oldugu bu derinliklerde agzini genis acarak buyuk bir su hacminin icindeki az gidalari da kacirmadan yakalayabilir.

 

Yine denizlerde yasayan degisik turdeki elektrik baliklarinin da bazisi 50 amperlik 200 voltluk bir akim cikararak dusmanlarindan korunur ve aylarini rahatlikla yakalar, bu akim bir ati oldurmeye rahatlikla yetecek guctedir, elektrikli baliklarin bazi tur erinde de 370-550 voltluk akimlar cikar; bu akimla yine aylarini felc ederek kolaylikla yakalarlar. Bazilarinda ise devamli elektrik dalgalari yayilir ve hayvanin etrafinda- devamli bir elektrik alan meydana gelir, eger balik herhangi bir mâniaya veya ava rastlarsa bu elektrik alandaki cizgilerin kesiklige ugradigini fark eder ve ona gore durumunu ayarlar.

 

Renkli mercan kayaliklarinda yasayan baliklarin cok muthis renk degistirme kabiliyetleri vardir, oyle ki kahverengi bir kayanin altinda kahverengi olan balik, sari bir kayanin altinda sari, biraz sonra kirmizi bir kayanin altina gecince de kirmizi olmakta ve boylelikle dusmanlarindan korunmaktadir.

 

Karada yasayan hayvanlarda da cok cesitli korunma silahlari ve uygun beslenme cihazlari mevcuttur. Mesela; bir aslana et yiyebilmesi icin kuvvetli kopek disleri ve avini yakalayabilmesi icin de kuvvetli pence ve tirnaklar verilmistir; ceylana da ot yiyebilmesi icin uygun kesici ve azi disleri ile otu en iyi sekilde sindirebilmesi icin gevis getirmeye uygun dort odali bir mide ve aslandan kacabilmesi icin de uzun ve cevik bacaklar verilmistir. Bocek yiyen kirpiye sert boceklerin kabuklarini kirabilmesi icin sivri kesici disler verildigi gibi yirtici hayvanlardan korunmasi icin de cok saglam dikenlerle mucehhez bir elbise ve tostoparlak olma kabiliyeti ihsan edilmistir; aslan dahi tostoparlak olmus bir kirpi karsisinda aciz kalmaktadir.

 

Kirpiye dikenli elbiseyi veren Zat, ayi ve tilkinin de usuyecegini bilmis ve onlara da kalin bir kurk hediye etmistir. Balina gibi denizde yasayan memeli hayvanlarda kurk, yuzmeye mani olacagindan denizde usumelerini onlemek icin deri altinda cok kalin bir yag tabakasi ile donatilmislardir.

 

Acaba kirpi, tilki ve balina arasindaki elbise ihtiyaci farkini bilen birisi mi var? Yoksa bu aciz hayvanlar kendileri mi bu elbiseleri yasadigi hayata en uygun sekilde dikerek giymislerdir?

 

Et yiyen hayvanlarin barsaklarinin kisa olusu ile ot yiyen hayvanlarin barsaklarinin uzun olusunun sebebi, etin kolay sindirilmesi ve otunda zor sindirilmesidir. Acaba sigir otun zor sindirildigini biliyor da mi barsaklarini uzun yapmis? Yoksa o sigiri yapan Sanatkâr onun ihtiyacini bilipte ona gore mi barsaklar hediye etmistir.

 

Hem karada hem de suda yasaya bilmesi icin uygun deri ve akcigerle techiz edilen kurbagaya ayni zamanda bocekleri yakalayabilmesi icin uzun ve disari firlatilabilen yapiskan dil de verilmistir. Yarasalara da havada ucan bocegi dahi fark edebilecek bir radar sistemi takilmistir. Kisin soguk tan kendisini koruyamayacak ve yiyecek bulamayacak hayvanlara da aclik ve soguktan olmemesi icin kis uykusuna yatma hissi verilmistir. Kis uyku suna yatmadan once ayi ve sincap gibi sicakkanli hayvanlarin deri altinda enerji deposu olarak yag birikir ve uyku halinde bu yag butun kis boyunca cok hafif calisan metabolizmayi idare eder. Sogukkanli kurbaga, kertenkele ve yilan gibi hayvanlar ise su dibindeki camur icinde ve toprakta ki tas oyuklarinda sifira yakin bir metabolizma ile hic besinsiz butun kisi gecirirler. Cunku metabolizma o kadar yavaslar ki kalpleri dakika da bir iki defa ya atar ya atmaz. Kur bagalar camur icinde deri solunumu ile idare ederken yilan ve kertenkeleler de tas altlarinda dakikada bir iki soluk alma ile sarfiyatlarini en dusuk seviyede tutarlar, dolayisiyla cok az bir enerji ile kisi uyku halinde hic gidasiz gecirirler. Acaba onlarin kisin gidasiz kalacagini bilen ve vucut fonksiyonlarini minimuma indirerek calistiran, her seyi bilen ve yapan sonsuz kudreti olan birisi midir? Yoksa bu biyoloji, fizik ve kimya bilmeyen hayvanlar kendi kendilerine mi bu isi yapiyorlar?

 

Dunya uzerinde hicbir yer yoktur ki orada, o yere uygun canli bulunmasin. Toprakta yasayan bakteri ve solucanlardan tutun da, havada yasayan bakterilere, magara ve yeralti sularinda yasayan baliklara ve taslarin uzerinde yasa yan yosunlara kadar her yerde bir canlilik vardir. En muhimi de nerede olursa olsun o vasatta en guzel sekilde yasayip, korunabilecek ve beslenebilecek canlilar yaratilmistir. Toprak icinde camur yiyerek gecinen solucanin sindirim sistemini, camurdaki organik mad deleri suzerek sindirecek sekilde yapan ile inegin midesindeki otun sindirilme sini kolaylastirarak sut haline gelmesi ne yardim eden bakteri eri oraya yerles tiren de muhakkak ki ayni sefkatli ve merhametli Zat olsa gerektir.


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

Hiç yorum yok: