19 Eylül 2009 Cumartesi

(Namaz Zamanı) Güle güle Ramazan, hoş geldin bayram!

hepimizin bayramı mübarek olsun.
 
 
 
Hani insan yolcusunu bekler ya...


İstasyon tıklım tıklım insan dolu, kimisi yolcusunu bekliyor, kimisi yolcusunu uğurluyor. Ağlayan, gülen yan yana duruyor. İşte arife günü, yolcu trenini bekleyen istasyon gibi... Herkes Ramazan'ı uğurlayıp bayramı karşılıyor.

Nihayet trenin sesi duyuldu! Bir kaynaşma, bir hareketlilik... Herkes yakınını karşılama telaşında. Tren gelip durunca kapılara, pencerelere koşulur. "Beklenen" geldi mi? Elbette gelecek. Ve geliyor. Kimisinde sevinç gözyaşları, kimisinde tebessümler. Sessiz ve sakin olan istasyon, adeta canlandı. İstasyon binasının taşları dahi heyecanlandı. İşte arife günü böyledir. Bu heyecanla bayramı bekliyoruz. 'ım, emrine uyduk, becerebildiğimiz kadarıyla ibadet ettik, oruç tuttuk, namaz kıldık, zekat verdik. Herhalde bunların mükâfatı olarak 'ım sen de bize bayramı verdin. Çok şükür. Şu yarım yamalak dünyada dinle böyle bütünleşmek insanın en büyük saadeti. Sevinmek insanların hakkıdır. Hep beraber sevinmenin tadı da bir başkadır. " için işleyiniz, için çalışınız, için görüşünüz, O'nun rızası dairesinde hareket ediniz."

Bayramlar, insanları kaynaştırıp bir araya getiren güzel vesilelerden biridir. İnsan ruhu her zaman dinle bütünleşmek ister. Dinî bayramlarda bu bütünleşme açıkça görülür. Bayram havası, Müslümanların içinde esmeye başlar... İnsanların iyilik duyguları kabarır. Ağlayanın gözyaşını silmek ister insan. Kanayan yara varsa derman götürür. Böylece insanlar birbirlerine daha çok yaklaşır.

Bir bayramda, yolda giderken karşımdan gelen şahısla dargın olduğumu hatırlıyorum. O kişi beni görünce yolunu değiştirerek benden uzaklaşmak istedi. Bayramın verdiği neşve ile ona el salladım. Selam verdim. O da yanıma yaklaştı. Tokalaştık, bayramlaştık, tebessüm ettik... Bayram, kardeşlik duygularımızı galeyâna getirdi. Bayramlardaki bu duyguları başka günlerde bulmak mümkün değil. Bayram, hava gibi, su gibi her eve, herkesin gönlüne girer.

Bayramları sünnet ölçüsünde geçirmek ibadettir. Güzel koku sürünmek, güzel giyinmek, hediyeleşmek sünnettir. yegenim, cebinden çıkardığı bir tek şekeri bana uzattı, dedi ki: "Bugün bayram. Sana şeker veriyorum." yegenimin küçücük elini tutup öptüm. Hadis-i şerifte mealen, "Hediyeleşiniz. Hediyeleşmek muhabbeti artırır." buyruluyor.

Şu dilenci bayram yapabiliyor mu? Hasta, fakir, bayram yapabiliyor mu? Hastanede yattığımda doktor, yanımdaki hastaya, "Seni taburcu edeceğiz." dediğinde yaşlı hanım yalvarırcasına, "Doktor bey, ben iyileşmek istemiyorum. Ben ölmek istiyorum. Beni taburcu ederseniz nereye gideceğim? Huzurevinde yattım, huzur bulamadım. En yakınımdan fayda göremedim. Hayat bu ise ben bu hayatı istemiyorum." dedi. Bu durumda olan insanlar için hangi bayramdan söz edebiliriz? Boynu bükük yetimler, ağlayan ihtiyarlar, sürünen gençler bayram arıyor. O bayramı bulduğumuzda hepimiz bayram edeceğiz.

Bayramları bize nasip ediyor. Biz de o bayramların kıymetini bilmeliyiz. Bayram; sevinmektir. Sevinenlerin sayıları arttıkça bayramlar bayram olur. Bayramlarda ne kadar insan sevindirirsek, bayramların tadını o kadar çıkarırız. Bayramdan sonra Ramazan'daki hayatımızı ömrümüzün her noktasına serelim.

Bayramınız mübarek olsun.
Hekimoğlu İsmail
21 Ekim 2006
www.tevbe.org/.../
--
Maillerime Yanıtlarınızı Lütfen sureyya.kzlaslan@gmail.com Adresine Yollayınız...

--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu ay sponsorumuz http://www.carpetrium.com 'dur. Lütfen sponsorumuzu ziyaret ediniz...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

Hiç yorum yok: