11 Aralık 2009 Cuma

(Namaz Zamanı) Muharrem ayı (Cuma hutbesi)

الَّذِينَ آمَنُواْ وَهَاجَرُواْ وَجَاهَدُواْ فِي سَبِيلِ اللّهِ بِأَمْوَالِهِمْ وَأَنفُسِهِمْ أَعْظَمُ دَرَجَةً عِندَ اللّهِ وَأُوْلَئِكَ هُمُ الْفَائِزُونَ

Önümüzdeki Çarşambayı Perşembeye bağlayan gece hicri yılbaşı gecesidir. Bu gece, bizlere ve bütün İslam âlemine mübarek olsun.

Hicret, Hz. Peygamberin Müslümanlarla birlikte Allah'ın emriyle Mekke`den Medine'ye göç etmesidir. Hicret, bireyden cemaate, cemaatten devlete adım atmak için kutsal bir yolculuktur. Hicret, sadece bir takvim başlangıcı değil, bir çağın kapatılıp yeni bir çağın açılmasıdır. İşte bu yönüyle hicret, ne bir kaçış, ne de sıradan bir göçtür. O, Allah'a yönelmektir, O'na yaklaşmak, O'na sığınmaktır.

Aziz Cemaat! Hicret, bütün peygamberlerin ortak kaderidir. Hz. İbrahim, Nemrut'un zorbalığına boyun eğmemiş, tebliğe devam etmiş, "Doğrusu ben rabbimin emrettiği yere hicret ediyorum (Ankebut,26) diyerek Filistin'e göç etmiştir. Hz. Lut'ta Allah'tan aldığı bir emirle hicret etmişti: (Melekler) dediler ki: "Ey Lût! Biz Rabbinin elçileriyiz. Sen gecenin bir kısmında ailenle hicret et." (Hud, 81) Ashab-ı Kehf de hicret etmişlerdi. (Birbirlerine şöyle demişlerdi): "Mademki siz onlardan ve Allah'tan başka tapmış olduklarından ayrıldınız, o halde mağaraya (çekilip) sığının (Hicret edin) ki; Rabbiniz size rahmetinden genişlik versin." (Kehf, 14-16)  Hz. Âdem de, geçici cennetten ebedi cennete kavuşmak üzere hicret etmişti. Hz. Nuh da, evrensel hicretin muhaciriydi. Çünkü tufan, aynı zamanda bir hicretti; Şirkten tevhide, küfürden imana, isyandan İslâm'a bir hicret... Öyleyse Peygamberlerin davasını, dava edinenlerin de hayatlarının en az bir diliminde hicret kaçınılmaz bir durum olacaktır. Tarih boyunca hicret etmedik da'vâ adamı ve bir Mücahid âlim, neredeyse yok gibidir Bugüne kadar birçok yiğit Müslüman, doğduğu yeri, o yüce davası uğruna terketmiş ve başka bir diyara gitmek zorunda kalmıştır. Bu da hicretin, en bereketli, en ağırlıklı tarafıdır.

Belki bugün hicret edecek bir Medine'miz yoktur, ama her yere Medine'nin boyasını çalmak, Medine misali şehirler kurmak gibi büyük bir vazifemiz olduğunu da unutmamamız gerekir. Bunun içinde gerektiğinde evi, işi, malı-mülkü, okulu, diplomayı, makamı, mahalleyi, şehri veya ülkeyi değiştirebilmeye hazırlıklı olmalıyız. Çocuklarımızı altın kafeslerde tutamayacağımıza göre çevrenin ıslahı noktasında hicreti çok iyi anlamak durumundayız.

Kıymetli Kardeşlerim! Menfaat için, dünyevî eğitim için; iş, aş ve eş için hicretleri çok gördük. Fakat küfürden imana, haramlardan helâllere, günahlardan sevaplara, isyandan itaate, kötülükten iyiliğe, rezaletten fazilete gibi kutlu hicretleri ne yazık ki bu gün çok göremiyoruz. Yüce Allah da şöyle buyurur: İman edip de hicret edenler ve Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla cihad edenler, rütbe bakımından Allah katında daha üstündürler. Kurtuluşa erenler de işte onlardır. (Tövbe,20) Hz. Peygamber de şöyle buyurur: Muhacir, Allah'ın haram kıldığı şeyleri terkedendir. (Buhari ve Müslim) Karışıklıkta ibadet etmek, bana hicret etmek gibidir. (Müslim)

Aziz Müminler! Hz. Peygamber Medîne'ye geldiği zaman Yahudilerin muharrem ayının onuncu günü oruç tuttuklarını gördü ve bunun ne orucu olduğunu sordu. Dediler ki: ''Allah, İsrailoğulları'nı Firavun'un zulmünden bugün kurtarmıştır. Musa (a.s.) Allah'a şükür için bugünde oruç tutmuştur. Biz de tutarız dediler. Hz. Peygamber; "Biz Musa'nın sünnetine sizden daha yakınız, dedi ve o gün oruç tuttu ve ashabına da tutmalarını emir buyurdu. " (Buhârî)

İslâm alimleri aşûre orucunun, sünnet olduğu hususunda görüş birliği etmişlerdir. Ayrıca Yahudilere benzememek için Muharrem'in 9,10 ve 11'nci günlerinde oruç tutmak sünnet görülmüştür. Hutbemi bir hadis mealiyle bitiriyorum: "Kim ailesine Aşure günü geniş (cömert) davranırsa Allah da ona senenin geri kalan günlerinde geniş davranır." Süfyan Sevrî der ki: "Biz bunu denedik ve öyle bulduk." O gündeki bolluk ve bereketin tecrübeyle sabit olduğunu birçokları söylemiştir. 






--
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...
 
Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.
 
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

Hiç yorum yok: