İnsanın, nefsini kesfetmesi
Nefis, insanin asilanmamis sekli. Bu bakimdan her insan nefs-i emmare ile yani kotulugu emreden bir yapi ile dunyaya gelir, meyve vermez, bir seyler verirse onlar da zehir, diken, puskul vesairedir.
Eger din gonderilmeseydi insandan daha korkunc canavar olamazdi, zaten dinden uzaklasanlar da felaketimiz olmustur, mahkeme dosyalari buna sahit!
Insan din ile asilanirsa, meyve vermeyen dallar kesilecek, ibadet filizi yuvasina yerlestirilecek. Asi tutarsa insan nefs-i levvameye gecer, isledigi gunahlar sebebiyle kendini kinamaya baslar.
- Neden oyle soyledim?
- Neden bu hareketi yaptim?
- Neden dinimi bilmiyorum?
Bu nedenler ona insanligini hatirlatir; cunku insandan baska hicbir mahlukta pismanlik duygusu yoktur; pismanliktan haberdar olmayan, insanliktan da haberdar degildir.
Nefs-i levvame, suurlu Muslumanlik'a atilan ilk adim oldugundan cok onemlidir.
"Suc bende!" diyecek insanlara, su gibi, hava gibi ihtiyacimiz var.
Ehl-i tarik; emmare, levvame, mulheme, mutmaine, raziye, mardiye diye nefsi yedi kademede ele almissa da insan, levvame basamagindan Islâm sarayina girer, mutmaine makaminda velayet koltuguna oturur, kimisi oturdugu yeri bilir, kimisi de bilmez. Bunlarin halleri makamlarini ilan eder amma, cogu zahiren virane gibidir. Onlari tanimak icin goz yetmez, basiret de lazim.
Nefs-i mutmainede mu'min, Allah'in sifatlarindan, hakimiyetinden, icraatindan, Nebi'sinden, dininden emindir, tereddudu olmaz. Kâinat nizami icinde dinî nizami bilir, bunlara hayatini uydurmaya calisir.
Allah'a itaate, sunnet-i seniyyeye doymayan bir hali vardir, bu sebeple riyazati tercih eder.
Mânen beslenmeyenin riyazati ve uzleti, tehlikeli sonuclar dogurabilir. Nefs-i raziyede istekler iyice azalir. Insanlardan bir sey istemezken, umidi, emeli tukenir. Allah'tan da bir seyler istemez, sadece ve sadece Allah'in rizasina talip olur. Bu makamdaki insani baskalari anlayamaz. "Ne garip kimse" derler, onu hayatini taklit edilmez zannedip, istisnai insan sinifina katarlar. Gunumuzde bunlara pasif diyenler de cikar. Gunes, toprak, cekirdek cok pasif gorunur; fakat aktiflerin butunu onlarin sebebiyledir.
Nefsin kademeleri, bir tarikata has bir sey degildir. Her ehl-i tarik bu kademelerde ilerlerken, her mu'min de ayni yolu takip edebilir.
Kendisiyle degil, baska seylerle mesgul olanlar, insani da insaniyeti de kesfedemez, dunya ve ahireti tehlikeye dusurebilir. Insan kendini kesfetmeli ki suurlu Musluman olsun. Bilindigi gibi nefs-i levvameye ayak atan, suurlu Musluman sinifina girebilir. Bu makamda insan, hatalarini, noksanlarini gorur, pismanlik duyar, kendi kendini kinar, ayiplar.
Insanin kendisiyle mesgul olmasi cok onemli. Islâmî ilimler elde edilecek, bunlari bir mihenk gibi kullanip, insan kendi kendini tartacak, olcecek... Terazi kendini tartmaz amma insan bunu yapabilir. Goz kendini gormez, basiret gorur, insan kendini hesaba cekebilir. Gerci gunahi gorecek mikroskoplar icat edilmedi; amma nefis kademelerinde ilerleyen bunlari basarabilir.
http://zaman.com.tr/yazar.do?yazino=521256
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...
Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder