İman etmenin kor ateşi ele almak olduğu, İslam'ın garip, Müslümanların ise gariban olduğu bir zamanda Müslüman olmak…
Müslüman olmanın adeta mazlum, mahrum ve mustazaf olmakla eşdeğer olduğu bir zamanda Müslüman olmak…
İslam'ı yaşamanın maddi anlamda hiçbir avantaj sağlamadığı bir zamanda Müslüman olmak…
İslam libasını giymekle birlikte, işinden aşından, okulundan, hak ve hukukundan alıkonulmanın an meselesi olduğu bir zamanda Müslüman olmak…
Gerçek manada İslam'ı yaşamanın, fişlenmek, kara listelere alınmak, terörist ilan edilmek, sabıkalı olmak ve suçlu damgası yemek için yeterli sebep teşkil ettiği bir zamanda Müslüman olmak…
Yalanlanmanın, alay edilmenin, hakarete uğramanın, dahası sürgünün, hicranın, boykot, işkence ve esaretin tabii sonuçlar olarak görülebileceği bir zaman ve zeminde Müslüman olmak…
Ama cesur ve fedakâr Müslüman olmak.
Aşku şevk ile kor ateşi avuçlayan, iman davasını kuşanma ve İslam'ı yaşama adına karşılaşılabilecek tüm çile ve sıkıntılara "merhaba", Allah için olduktan sonra "ser seran ser çavan/baş göz üstüne" diyebilen fedakâr Müslümanlardan olmak.
Ve "Onlar, kendilerine insanlar: 'Size karşı insanlar topla(n)dılar, artık onlardan korkun' dedikleri halde imanları artanlar ve: 'Allah bize yeter, O ne güzel vekildir…"(Al-i İmran: 173) diyen kahraman mü'minlerden olmak.
Ve "Onlar ki, bir musibetle karşılaştıklarında, 'inna lillahi we inna ileyhi raciûn.' (Biz Allah'tan geldik ve tekrar O'na döneceğiz.)" (Bakara: 156) diyen gözü pek yiğitlerden olmak.
İmanından, İslami şahsiyetinden, zerre miktarınca taviz vermeyen, nebevi çizgiden bir milim dahi sapmayan; düşmanı sevindiren, dostları üzen hiçbir adım atmayan istikrarlı Müslüman olmak.
Bugün Müslüman olmak…
Bin bir şeytanın meydanlarda at koşturduğu bir zamanda Müslüman olmak…
İslam'a ve Müslümanlara karşı her gün yeni bir senaryonun düzenlendiği, her gün yeni bir planın yapıldığı, her gün yeni bir paktın kurulduğu, yeni bir oluşumun start aldığı ve her gün yeni bir silahın üretildiği bir zamanda Müslüman olmak…
İnsanların sindirildiği, fikirlerin dondurulduğu, düşüncenin yasaklandığı bir zamanda Müslüman olmak…
İçtimai hayatın ifsada uğradığı, insanların bencilleştirildiği, egoizmin sınır tanımadığı bir zamanda Müslüman olmak…
Güçlünün tamamen haklı olduğu, topu ve tüfeği olan için her şeyin meşru olduğu bir zamanda Müslüman olmak…
Kurdun koyunlara çoban kılındığı, yarasalar yararına güneşin yasaklandığı, tilkilerin bayram ettiği bir zamanda Müslüman olmak…
Ama dosdoğru Müslüman olmak.
"Festeqim kema umirte /Emrolunduğun gibi dosdoğru ol." (Hud-112) Emr-i İlahisini hayat düsturu edinerek, dosdoğru inanan ve inandığını dosdoğru yaşayan Müslüman olmak.
Daima hakka istinad eden, haktan taviz vermeyen ve hakkı haykırmadan geri kalmayan dirayetli Müslüman olmak.
Eğilmeden, bükülmeden, sağa sola sapmadan, başı dik, alnı ak bir şekilde hedefe ve huzura doğru ilerleyen iradeli, ilkeli Müslüman olmak.
Bugün Müslüman olmak…
Kapitalizmin hüküm ferma olduğu, ortalığı kasıp kavurduğu bir zamanda Müslüman olmak…
Geçim endişesinin sistematik olarak halklara empoze edildiği, insanların maddi sıkıntılarla boğuşturulduğu, kitlelerin maddi endişe veya arzularına köle edildiği ve bu noktadan sömürüldüğü bir zamanda Müslüman olmak…
İnsanın bir kazancına karşın on harcama kaleminin çıkarıldığı, suni ve gereksiz harcamaların kalem kalem artığı, insanların önce aklen, fikren, ilmen, daha sonra maddi açıdan yoksulluğa sürüklendiği bir zamanda Müslüman olmak…
Peygamberin tavsiye ettiği ticaretin bozulduğu, ticari ahlakın ifsada uğradığı, ticaret adı altında bin bir hile hırsızlık ve yolsuzluğun yapıldığı bir zamanda Müslüman olmak…
Ekmeğin aslanın ağzında, dahası midesinde olduğu, dolayısıyla helal kazanca imkân ve yol kalmadığı, helal kazancın geçim için kâfi gelmediği, kişinin ister istemez haram dairesine kayacağı anlayışının iğne iğne aşılanmaya çalışıldığı bir zamanda Müslüman olmak…
Ama şuurlu Müslüman olmak.
Kapitalizmin kuşatmasına kapılmadan, tuzağına düşmeden, kendi öz anlayışı ile kendi yağında kavrulan bilinçli, şartlı, prensipli Müslüman olmak.
"Er-rizqu élellahi/Rızık vermek Allah'a aittir." Hakikatini iliklerine kadar özümsemiş olarak, geçim konusunda gereksiz endişelere kapılmayan, geçim endişesiyle dininden, imanından, izzet, şeref ve haysiyetinden zerre miktarınca ödün vermeyen imanlı bir Müslüman olmak.
Ne pahasına olursa olsun, helal dairesi dışına çıkmayan, az da olsa, helal kazanç ile iktifa eden, ticaretinde zamanın türlü türlü hile ve haramından sakınan, çoluk çocuğuna haram bir lokma yedirmemek için oldukça titiz ve duyarlı davranan iktisatlı, şükürdar ve kanaatkâr bir Müslüman olmak.
Bugün Müslüman olmak…
Cinselliğin kışkırtıldığı, cinsel duyguların envai çeşit yollarla tahrik edildiği bir zamanda Müslüman olmak…
Kadınların çağdaşlık ve moda adı altında, yarı çıplak bir vaziyette topluma karıştığı, giyim kuşamları, tavır ve davranışlarıyla dişiliklerini teşhir ederek tahriklere, tazyiklere ve ardı arkası kesilmez rezaletlere sebebiyet verdikleri bir zamanda Müslüman olmak…
Kadının insanlığının ve kişiliğinin hiçe sayılıp, her türlü reklam, tanıtım, pazarlık, kazanç ve rant aracı yapıldığı bir zamanda Müslüman olmak…
Namus, edep, iffet, hayâ kavramlarının lügatlerden silinip atılması adına her türlü şeytani fikir ve uygulamaya prim verildiği bir zamanda Müslüman olmak…
Akla hayale gelmeyen çirkefliklerin boy boy, kare kare teşhir edildiği sanal âlemin, gerçek âlem üzerine çöreklenerek, başta genç kuşaklar olmak üzere, insanlık için korkunç bir tehdit unsuru olmaya başladığı, ölümcül hastalık virüslerini şehir şehir, semt semt, aile aile her tarafa saçtığı bir dönemde Müslüman olmak…
Kapitalizm için yeni bir pazar mahiyeti taşıyan, zevk, sefa, eğlence, ölçü tanımaz ve özgürlük delisi gençlik modelinin başını alıp gittiği bir zamanda Müslüman olmak…
Özellikle toplumsal ve ahlaki yozlaşma alanında tehlike çanlarının uzun zamandır çalmaya başladığı, bu alandaki yangının körüklendiği bir zamanda Müslüman olmak…
Ama gayretli Müslüman olmak.
Cahiliye çirkeflerine bulaşmayan, iffet ve edebini canı pahasına muhafaza eden ve "Onlar ırzlarını koruyanlardır." (Mu'minun-5) ayet-i azimesinin mübarek kapsamına giren Müslümanlardan olmak.
"Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun!.." (Tahrim: 6) uyarısına dikkat ederek, kendisini ve aile efradını uğursuz çağın çirkeflerinden muhafaza etme uğraşı veren, bunun için takva zırhı kuşanan, iffet, edep ve hayâ kalesine sığınan muttaki Müslümanlardan olmak.
Bugün Müslüman olmak…
İmanı muhafaza etmenin ve İslam'ı yaşamanın gerçekten güç olmaya başladığı bir zamanda Müslüman olmak…
Zeminin, başta gençler olmak üzere hem erkek, hem de kadın için bir hayli kaygan olduğu bir zamanda Müslüman olmak…
İslam'ı yaşamaktan alıkoyan faktörlerin had safhaya ulaştığı bir zamanda Müslüman olmak…
Gidişatın kötü olduğu, manevi açıdan ortamın hiçte sağlıklı olmadığı bir zamanda Müslüman olmak…
İmanlı, ihlaslı, iffetli ve izzetli bir yaşam için olumsuzluk ve dezavantajlarını saymakla bitiremeyeceğimiz bir zamanda, "ahir-i zaman"da Müslüman olmak…
Ama muvahhid Müslüman olmak.
Bütün olumsuzluk ve dezavantajlara karşın, bütün tehlike ve risklere karşın, bütün tahrik ve tazyikatlara karşın Müslüman olmak.
Ama layıkıyla Müslüman olmak. İmanlı, ihlaslı, fedakâr ve vefakâr Müslüman olmak.
İbrahimi bir duruş ile; "…Ey kavmim! Doğrusu ben, sizin şirk koşmakta olduklarınızdan uzağım. Ben bir muvahhid olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana çevirdim. Ve ben müşriklerden değilim." (En'am: 78,79) diyerek, cehaletten ve cahili yaşantıdan el etek çekmek.
Ve en-nihayet şu ilahi ve nebevi müjdelere mazhar olmak: "Rableri katında onların ödülleri, altından ırmaklar akan ve içinde ebedi olarak kalacakları adn cennetleridir. Allah onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan hoşnut kalmışlardır…" (Beyyine: 8)
"…Tuba lil ğuraba!" (…Ne mutlu o gariplere!)
Cihan Bozaba
Date: Fri, 17 Oct 2008 00:13:24 +0300
Subject: (Namaz Zamanı) Siz ne alırdınız ?
From: nevink26@mynet.com
To: n_k26@hotmail.com; abdulmevla1@hotmail.com; anadolugenclikgrubu@yahoogroups.com; duaufku@yahoogroups.com; ezan@googlegroups.com; fethimiz@yahoogroups.com; haberiniz-olsun@googlegroups.com; islamsohbetgrubu@yahoogroups.com; kuranokuyalim@yahoogroups.com; KuranPsikoloji@yahoogroups.com; muslumansohbet@yahoogroups.com; namazzamani@googlegroups.com
CC: zahidan@googlegroups.com; irfanmektebi@googlegroups.com; tevhid@googlegroups.com; ussaki-yolu@yahoogroups.com
_
Yeniden diriliş gününde "Rabb'in onlardan razı , onlarda Rabb'inden razı... " seslenişinin muhataplarından biri olmamız duasıyla...
http://kardelen888.spaces.live.com/
____________________________________________________________________________ İnternette takip ettiğin tüm siteler tek tık ötede! "Benim Mynet'im" de! |
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...
Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder