Bas olmayanlar uzulmesin!
Bazi kimseler bas olunca neden asiri sevinirler, bazilari da olamayinca neden asiri uzulurler?
- Bas olmanin sadece getirisini dusunurler de ondan..
- Ya goturusu, vebal ve sorumlulugu? Hic mi vebali, sorumlulugu yok?
- Onu bos ver, orasini dusunme zamani degildir simdi, demeye getirirler...
Iste boyle tek tarafli dusunceye kilitlenmek, o makamin sadece getirisini dusunup goturusunu hic hesaba katmamak anlayisi, kazaninca asiri sevindirir, kaybedince de asiri uzuntuye kaptirir.
Belki de bu tek tarafli anlayistan dolayi soylenmis meshur tekerleme:
-Bir bas ol da istersen sogan basi ol!
Oyle ise gelin birlikte bakalim bas olmanin sadece getirisi mi var, yoksa onun da kendine mahsus goturusu, vebal ve sorumluluklari da soz konusu mu? Hem de korkutacak, urpertecek derecede..
Irsat eserlerindeki hadislerin isaretlerinden anladigimiza gore, mahser halki serbest halde hesabini vermeyi bekleyecek. Ancak belli kimseler halk kadar serbest ve rahat olamayacaklar. Cunku onlar esirler gibi elleri baslarina bagli halde beklemekteler...
-Kim midir bu esirler gibi elleri baslarina bagli bekleyenler?
-Yoneticiler, bas olanlar.. Isterse yonettikleri, yani basi olduklari insan sayisi on kisiden ibaret olsun. Bas olmus, emri altinda insanlar calistirmis ya.. hizmet edecegini iddia ile basa gecmis ya?..
Demek ki, mahser halki sadece kendi hesabini vermek uzere serbestce beklerken, belli makam ve mevkii isgal etmis baslar, yonettiklerinin de hesaplarini vermeyi bekleyecekler. Verirlerse elleri cozulecek, adil yonetimlerinin mukâfatini gormek uzere gonderilecekler. Veremezlerse, esirler gibi elleri baslarina bagli olarak surulecekler adaletsizliklerinin cezasini gorecekleri yerlerine...
Anlasilan, Imam-i Azam gibi Islam buyukleri bu yuzden bas olmaktan kacinmislar, sorumlulugunu dusunerek belli makamlara talip olmaktan cekinmisler... Hapishaneyi goze almislar, bas olmayi goze almamislar. Maruz birakilacaklari mahzurlardan dolayi...
Bu muhim konu, Halife Mansur'a carpici sekilde soyle ifade edilmis..
Mansur hacda, Safa ile Merve arasinda hacilarin gozyasi dokuslerini seyrederken yaninda bulunan Abdullah bin el-Mubarek der ki:
-Ey mu'minlerin emiri!. Goruyorsun gozyasi doken hacilari degil mi?
- Evet, goruyorum.
-Bunlarin hepsi de, sadece kendi nefislerinin hesabini vermekten korktuklarindan dolayi gozyasi dokuyorlar. Sen ise kendi nefsinden baska yonettigin insanlarin da hesabini vereceksin. Acaba senin ne kadar gozyasi dokmen gerekiyor bu durumda?
El-Mubarek sunu da ilave eder:
-Cunku der, basinda bulundugun insanlarin mazlumiyetinden de, magduriyetinden de, mahrumiyetinden de bir yonetici olarak sen sorumlusun! Bunlarin hesabini sen vereceksin...
Artik gozyasi dokme sirasi Halife Mansur'a gelmistir. Cunku bas olmanin cok iyi bildigi sorumlulugu hatirlatilmistir.
- Ey Abdullah der, keske sen hep yanimda olsan da bana sik sik bas olmanin sadece getirisi degil goturusunu de boyle hatirlatsan!..
Demek ki, insan bas olacagi mevkiye talip olurken tek gozle bakmamali, Rabb'imizin verdigi iki gozu de kullanarak nazar etmelidir. Bir gozuyle o makamin getirisine bakarken, oteki gozuyle de goturusunu gormeli, mahserde elleri basina bagli olarak hesap verecegini hatirlayarak talip olmalidir.
Bu hatirlama, bas olanlarin simarmalarini onler, bas olamayanlarin da uzulmelerine mani olur.
Yeter ki bu kacinilmaz hesabi hatirlayacak kadar zihin duruluguna sahip olsunlar..
http://zaman.com.tr/yazar.do?yazino=567820
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...
Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.
Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder