30 Kasım 2009 Pazartesi

(Namaz Zamanı) İhramlı İken Dikkat Edilecek Husus

İhramlı İken Dikkat Edilecek Husus
Cenâb-ı Hak âyet-i kerimede şöyle buyurur:
“Ey iman edenler! İhramlı iken (karada) av hayvanı öldürmeyin. Kim (ihramlı iken) onu kasten öldürürse (kendisine) bir ceza vardır. (Bu ceza), Kâ’be’ye hediye olarak varmak üzere, öldürdüğünün dengi olup, içinizden iki âdil kimsenin takdir edeceği bir kurbanlık hayvan; veya yoksulları yedirmek suretiyle keffaret; yahut onun dengi oruç tutmaktır. (Bu) yaptığı işin kötü sonucunu tatması içindir. Allah geçmiştekileri affetmiştir. Fakat kim bir daha böyle yaparsa, Allah ondan intikam alır. Allah mutlak güç sahibidir, intikam sahibidir.”
(Mâide, 95)

Kurban bize, Hazret-i İbrahim ve İsmail’in teslimiyetini ve kulluktaki üstün hâllerini hatırlatır. Allah’ın her şeyi insanlara musahhar kıldığını fiilen gösterip bunlardan usûlünce istifade ve infak etmeyi öğretir. Zira Allah’ın emrimize verdiği nîmetlerden faydalanmamak doğru olmadığı gibi, onları israf etmek de son derece yanlıştır. Bunun için İslâm kurbanı emretmiş, ancak diğer taraftan da israfı ve hayvanlara eziyeti yasaklamış, hatta kurban edilecek hayvanlar için belli bir yaş sınırı koymuştur. Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- koyunu kulağından çekerek kesmeye götüren bir kimseye rastlamıştı. Hemen müdâhale ederek:
“Hayvanın kulağını bırak, boynunun kenarından tut!” buyurdu.
(İbn-i Mâce, Zebâih,3)


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

(Namaz Zamanı) Kurban ve Hikmetleri

Kurban ve Hikmetleri
“Kurbân” kelimesi Arapça’da gerek maddî gerekse manevî her türlü yakınlığı ve yakın olmayı ihtivâ eder. Istılahta, kendisiyle Allah’a yaklaştıran şeyi, husûsi olarak da Allah’a yakınlık sağlamak, yani ibadet (kurbet) maksadıyla belli vakitte belirli cinsten hayvanları kesmeyi ve bu amaçla kesilen hayvanı ifade eder. Belli bir miktarın üzerinde mala sahip olan zenginlerden, senede bir defa, Kurban Bayramı günlerinde kurban kesmeleri istenir. Kesilen hayvanın etinden ev halkı yiyebildiği gibi eşe dosta ve fakir fukaraya da dağıtılması îcâb eder.
Cenâb-ı Hak âyet-i kerîmede şöyle buyurur:
“O Halde, Rabbin için namaz kıl, kurban kes.

(Kevser-2)


Kurban, insanı cimrilik ve mal sevgisinden kurtarır. Toplumdaki kardeşlik, yardımlaşma, paylaşma ve fukarayı sevindirme duygularını geliştirir. İnsanları muhabbet ve merhametle birbirine bağlar. Allah’ın nîmetlerinden bütün kullarının istifade etmesini sağlar. Toplum hâlinde yerine getirilen  ferdî ve ictimâî ibadetlerle Allah’ın rızâsını kazanmaya ve O’na yaklaşmaya vesîle olur.
Hz. Âişe (radıyallahu anha) validemizden nakledilen bir hadiste şöyle buyurulur; “Âdemoğlu için Allah katında kurban bayramı gününde kurban kesmekten daha sevimli bir amel yoktur. Bu hayvan, kıyamet günü boynuzları, kılları ve tırnakları ile gelecektir. Şüphe yok ki kurbanın kanı yere düşmeden önce, Allah’a ulaşır. Bu yüzden kurbanlarınızı gönül hoşluğu ile kesiniz.”
(Tirmizî, Edâhî, 9, 14, İbn Mâce, Edâhi, 3; A. İbn Hanbel, v, 239)


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

(Namaz Zamanı) Kurban İbadeti

Kurban İbadeti
Cenâb-ı Hak âyet-i kerimede şöyle buyurur:
“Kurbanların ne etleri, ne de kanları Allah’a ulaşır. Allah’a sadece sizin ihlâs ve samimiyetiniz ulaşır.”
(Hac, 22)

Sevgili Peygamberimiz bir hadis-i şeriflerinde de "imkanı olup da kurban kesmeyenler bizim mescidimize yaklaşmasın!" buyuruyorlar. Çünkü İslamiyet, istikamet dinidir. Müslüman'ın bir hareketi, diğer hareketini tasdik etmelidir. Kalp Allah'a muhalefet ederken kalıbın secde etmesinin bir manası olmayacağından Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- böyle buyurmuştur.
Kurban ibadetinde de edeceğimiz kusurları gören ve bunların nasıl mağfiret olunacağını düşünen Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- dünyaya veda ettiği haccında yüz deve kurban ettiler. Bunlardan altmış üçünü bizzat kendileri kesip, geriye kalan otuz yedisini de kurban etmesi için Hazret-i Ali -radıyallahu anh-’ı vazifelendirdiler. Ali'nin "Ya Resûlallah, bunlar kimin içindir?" diye sorması üzerine Rahmet Peygamberi -sallâllâhu aleyhi ve sellem-: "Benden sonra gelecek ümmetim için" diye cevap verdiler.


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

(Namaz Zamanı) Bayram Günlerini Değerlendirmek

Bayram Günlerini Değerlendirmek
Cenâb-ı Hak âyet-i kerimede şöyle buyurur:
“Ey iman edenler! Cuma günü namaza çağırıldığı (ezan okunduğu) zaman, hemen Allah’ı zikretmeye koşun ve alışverişi bırakın! Eğer bilmiş olsanız, elbette bu, sizin için daha hayırlıdır. Namaz kılınınca artık yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lûtfundan isteyin! Allah’ı çok zikredin; umulur ki kurtuluşa erersiniz.”

(Cuma, 9-10)


Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- hadîs-i şerîflerinde şöyle buyurmuştur:
“…Şunu iyi bilin ki, bu bayram günleri; yeme, içme ve Allah -azze ve celle-’yi zikretme günleridir.”
(Ebû Dâvud, Edâhî, 9-10/2813, 2812)
“Bayramlarınızı, tekbir getirmek sûretiyle zînetlendiriniz!”

(Heysemî, II, 197)


Ebû Saîd el-Hudrî (radıyallahu anh) şöyle anlatır:
Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Kurban ve Ramazan bayramı günleri namazgâha çıkar ve evvelâ namazla işe başlardı. Namazı kılıp selâm verdiğinde ayağa kalkarak cemaate dönerdi. Cemâat namaz kıldıkları yerde otururdu. Eğer herhangi bir yere müfreze gönderme ihtiyacı olursa onu cemaate söyler veya bundan başka yapılacak bir iş olursa onu kendilerine emrederdi. Hutbe esnâsında:
“–Sadaka verin, sadaka verin, sadaka verin!” buyururdu.
“En ziyâde sadaka verenler de kadınlar olurdu.” Ondan sonra Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- namazgâhtan ayrılırdı.

(Müslim, Iydeyn, 9)


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

28 Kasım 2009 Cumartesi

(Namaz Zamanı) kurban mesajı

..

Yeni Windows 7: Size en uygun bilgisayarı bulun. Daha fazla bilgi edinin.
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

(Namaz Zamanı) MUTLU BAYRAMLAR



Windows Live: Arkadaşlarınız size e-posta gönderdiklerinde Flickr, Twitter ve Digg güncellemelerinizi öğrenirler.
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

26 Kasım 2009 Perşembe

(Namaz Zamanı) Fwd: PDF

Merhaba,
 
Bir okurumuz namaz dua ve sulerini pdf dosyası haline getirmiş arzu edenler indirip faydalanabilir. 
 
Namaz Zamanı 

---------- Yönlendirilmiş ileti ----------
Kimden: Soner Eker <soner@sonereker.com>
Tarih: 24 Kasım 2009 23:27
Konu: PDF
Kime: namazzamani@gmail.com


Selamlar,

Namaz dua ve surelerini ezber amaçlı çıktı almak için PDF haline getirdim. Kullanışlı oldu, arapça yazılışını yer sıkıntısından (hepsini tek bir kağıda sığdırmak istedim) dolayı eklemedim. Belki benim gibi ihtiyaç duyan olur diye size de gönderiyorum, dilerseniz siteye biryere iliştirirsiniz.

Emekleriniz için Allah razı olsun, her aradığımda siteniz temiz bir şekilde orada duruyor...
Kolay gelsin.
Soner






--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

(Namaz Zamanı) Teşrik Tekbiri Nedir?

Teşrik Tekbiri Nedir?

Kurban bayramının bir gün öncesi olan "Arefe" gününün sabah namazından itibaren bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar yirmi üç vakit farz namazlarının peşinde, selamdan sonra birer defa:
"Allâhu Ekber, Allâhu Ekber, Lâ ilâhe illallâhu vallâhü Ekber. Allâhu Ekber ve lillâhil'hamd" diye tekbir almak vaciptir. Buna "Teşrik Tekbiri" denir.

Teşrik tekbirinin aslı neye dayanmaktadır?
Cebrail (aleyhisselam) Allahu Teâlâ'nın (Celle Celâlühu) ihsan buyurduğu kurban ile Hazret-i İbrahim'e (aleyhisselam) geldiği zaman; oğlu Hazret-i İsmail'i (aleyhisselam) kurban etmede acele edeceği endişesi ile "Allahu ekber, Allahu ekber" diye nida etmiştir. Hazret-i İbrahim (aleyhisselam) Cebrail (aleyhisselam)'i görünce: "La ilahe illallahu va'llahu ekber" diyerek cevap vermiştir. Hazret-i İsmail (aleyhisselam) de kendine bedel olarak gönderilen kurbanı görünce: "Allahu ekber ve lillahi'l Hamd" diye tesbihte bulunmuştur. İşte teslimiyyeti ifade eden teşrik tekbirlerinin aslı budur.
(Fıkhi Meseleler l. 396)


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

(Namaz Zamanı) Allah'ım Bize Bayramında İbadet Etmeyi Nasip Et!

Allah’ım Bize Bayramında İbadet Etmeyi Nasip Et!
Kurbanın kesileceği zaman, Kurban bayramının birinci, ikinci ve üçüncü günüdür. Fakat birinci gününde kesmek daha faziletlidir. İslâm dininde kurban ibadeti, zekât ve bayram namazları gibi hicretin ikinci yılında meşrû kılınmıştır. Zeyd İbn Erkam -radıyallahu anh-’dan rivâyete göre, kurbanın ne olduğunun sorulması üzerine Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle açıklamıştır:
“O, babanız İbrahim’in sünnetidir” buyurmuş, sahâbenin, kurbanda kendileri için ne gibi bir ecir bulunduğunu sormaları üzerine de,
“Kurbanın her bir kılı için bir iyilik verileceğini” bildirmiştir.

Ayet-i kerimede Cenâb-ı Hak şöyle buyurur:
“Rabbin için namaz kıl, kurban kes.”
(Kevser, 2)
Bu ayet-i ke­ri­me­de­ki “na­maz”dan ka­sıt bay­ram na­ma­zı, “kes­mek”ten ka­sıt da, kur­ban bay­ra­mı gün­le­rin­de ke­si­len kur­ban­lar­dır.


Kur­ba­nın meşrû kı­lın­ma­sın­da­ki hik­met ise sa­yı­sız ni­met­le­re kar­şı Al­lah’a şük­ret­mek ve gü­nah­la­rın ba­ğış­lan­ma­sı­nı di­le­mek­tir. Kur­ban ke­sil­mek­le hem ke­sen ai­le, hem de yok­sul­lar te­mel gı­da mad­de­le­rin­den olan et ba­kı­mın­dan ge­niş­li­ğe ka­vu­şur. Bu yüz­den fı­tır sa­da­ka­sın­da kıy­met ve­ri­le­bi­lir­ken, kur­ban­da kıy­me­ti­nin yok­sul­la­ra da­ğı­tıl­ma­sı ye­ter­li ol­maz.
Ger­çi her­gün top­lu­mun et ih­ti­ya­cı için yeryü­zün­de yüz bin­ler­ce hay­van ke­sil­mek­te­dir. An­cak bun­lar­dan yal­nız alım gü­cü olan­lar ya­rar­la­nı­yor. Kur­ban et­le­rin­den ise ço­ğun­luk­la muh­taç olan­lar ya­rar­la­nır. Kur­ban ke­sil­me­si müs­lü­man­lı­ğa mah­sus insanî ve top­lum­sal bir fedakârlık ör­ne­ği­dir.
(Erkam Yayınları, Hamdi Döndüren İslam İlmihali Sayfa: 787)


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

(Namaz Zamanı) Bayram Tebriği


Duâların en fazîletlisi Arefe günü yapılan duâdır.

( Hadîs (Tirmizî) )

Hz. Âişe (ra) anlatıyor: Resûlullah (asm) buyurdular ki: “Allah, hiçbir günde, Arefe günündeki kadar çok kulu ateşten âzâd etmez.” Müslim

BİN İHLÂS-I ŞERÎF

Azîz, mübârek kardeşlerim! Pek çok selâm. Bizim memlekette eskide Arefe gününde bin İhlâs-ı Şerîf okurduk. Ben şimdi bir gün evvel beş yüz, Arefe’de dahi beş yüz okuyabilirim. Kendine güvenen birden okuyabilir. Şuâ‘lar

 


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

25 Kasım 2009 Çarşamba

(Namaz Zamanı) "Ey babacığım sana ne emrediliyorsa onu yap. Allah'ın izniyle benim sabırlı ve dayanıklı biri olduğumu göreceksin."...Kurban Bayramımız mübarek olsun hayırlara vesile olur inşallah baki selam ve dua ile Gönül dostlarım....




 

SÖZÜN GÜCÜ ÖZÜNDE

 

Bugün bir başka gün…

Hayat dünün devamı değil, her an bir önceki ânın devamı hiç değil…

Her an yeni, her dem tazedir hayat.

Muhsinzade Abdullah Hamdi Bey'in (ö. 1899) güzel bir beyti vardır.

Hayatı ve ömrü, saati ve taati ne güzel anlatır:

"Saati vahiddir ömr-i cihan

Saati taate sarfeyle heman"

Ustaca bir söyleyişin eseridir.

Yani; "Bu cihandaki ömrün tekbir saattir.

O saati de boş durma sakın ibadete ve taate sarfeyle"

***

Sözün gücü, özündedir.

Bir söz ne kadar güzel bir niyetle söyleniyorsa ve kalpten çıkıp geliyorsa tesiri de dinleyenin üzerinde öyle oluyor.

Bir çobana; güzel kaval çalmayı nasıl öğrendiğini sormuşlar.

O da; "Bülbülleri dinleyerek" demiş. Dinlesek, dinleyebilsek kalp kulağıyla, gönül diliyle neler duyacağız kim bilir?

***

Fuzuli'nin, Leyla ile Mecnun adlı eserinde, annesi Leyla'ya şu öğütlerde bulunur:

"Temkini cünuna kılma tebdil

Kızsın, ucuz olma kadrini bil."

"Her surete aks gibi bakma

Her gördüğüne su gibi akma"

"Saye (gölge) gibi her yere yüz vurma

Hiç kimse ile oturma durma."

...

Hem anaya, hem nineye, bir gün lâzım olur diye..

Bizden söylemesi, sizden dinlemesi…

***

Hz. Ali (ra) anlatıyor:

Bir gün Hz. Peygamber'e (asm) "Yâ Resulallah! Bana tavsiyede bulunur musunuz?" dedim.

Resulûllah (asm): "Rabbim Allah'tır de, sonra dosdoğru ol" buyurdular.

Ben de dedim ki:

"Rabbim Allah'tır. Başarım ancak Allah'ın inayetiyledir. O'na tevekkül ettim ve O'na yöneliyorum."

Duamı duyan Hz. Peygamber (asm): "İlim senin için mübarek olsun ey Hüseyin'in babası. Sen ilmi su içer gibi içmiş ve ondan kanmışsın" buyurdular.

Rabbim bize de bu denizden kana kana içmeyi lütuf ve nasip eylesin inşallah.

İşte önümüzde gidenler, yolu tutup yürüyenler. Sözün gücünü özünde bulup, özünden alanlar. Rabbim onlara yar ve yaran eylesin bizleri de…

Evet, sözün gücü özündedir.

Sahabeden biri, "Söz de ilaç gibidir, azı faydalı çoğu zararlıdır" diyor.

İlaçlar ne kadar mükemmel olursa olsun, kutusunda durdukça iyileştirici etkileri yoktur. Yani ilaç kutusuna bakarak iyileşen bir hasta görülmemiştir. Söz de, düşünce de böyledir. Söz ve düşünce gerçeğin anasıdır ama eyleme dönüşmemiş düşüncenin başarıya ulaşma ihtimali yoktur.

Yan yana duran iki tarla düşünelim. İkisine de yağmur yağıyor, ikisi de güneşin ısısından ve ışığından faydalanıyor. İkisinin de verimlilik gücü, toprak kalitesi aynı. Zamanı geldiğinde iki tarla da sürülüyor, sürgüleniyor, sonunda birisinden yemyeşil ekinler fışkırırken diğerinden ise yabani otlar, dikenler boy atıyor. Çünkü birine ekin tohumu atılmış, diğerine ise bir şey yapılmamış. Tohum atılmayan tarlada ekin yetişmez. Onun yerine yabani otlar ve dikenler biter.

İnsanın ruhu da, aklı da böyledir. Oraya bilgi tohumu ekerseniz, kıymetli fikirler elde edersiniz. O fikirleri ve düşünceleri uygularsanız başarı biçersiniz. Bu Allah'ın bir kanunudur. Unutmayalım akıl tarlası boş kalmaz, üstünde kontrolsüz bitenler de bizi ve hepimizi perişan eder. Örneklerini her gün görüyoruz ve yaşıyoruz.

İnsanlara ümitle dopdolu, doğru ve güzel sözle yaklaşıp konuşursak halledilmeyecek mesele yoktur. Bu, hem peygamber yoludur, hem de sahabe mesleğidir. Sahabenin kısa zamanda Hz. Peygamber'in (asm) sohbetinde bulunup, birden değişmesinin, kemâle ermesinin sırrı budur. Cahil gelenin âlim olup çıktığı bu nurlu toplulukta sözün gücü özünde gizliydi.

Rabbim hikmetli konuşmayı, sözün özündeki güce yani ihlâsa inanmayı bizlere de nasip eylesin.

***

Bugünlerde yeni okuduğum bir Asr-ı Saadet hatırasını sıcağı sıcağına sizinle paylaşmak isterim.

Ebû Hureyre (ra) anlatıyor:

Kadının birisi bana gelerek:

"Ben zina yaptım. Doğurduğum çocuğu ise öldürdüm. Tövbe etsem kabul edilir mi acaba?" diye sordu.

"Hayır kabul edilmez, bu ne şerefsizlik, bu ne çirkin şey" diye karşılık verdim. Kadın ah vah ederek yanımdan ayrıldı. Ertesi gün sabah namazından sonra meseleyi Resulûllah'a (asm) açarak, kadının bana sorduğunu ve benim de verdiğim cevabı söyledim. Resulûllah (asm) bana:

"Ne kötü söz söylemişsin! Yoksa sen: 'Onlar Allah'la beraber başka bir mabuda tapmazlar. Allah'ın haram kıldığı canı hak ve adalet icap etmeden asla öldürmezler. Zina etmezler. Bunları yapan günaha girmiş olur. Kıyamet günü azabı kat kat olur, orada zillet içinde ebedî kalırlar. Ancak tevbe eden, inanıp yararlı iş işleyenlerin, işte Allah onların kötülüklerini iyiliğe çevirir. Allah bağışlar ve merhamet eder' âyetini okumuyor musun?" buyurdu.

Daha sonra kadına bu âyeti okudum. Hemen secdeye kapanarak: "Bana bir kurtuluş kapısı açan Allah'a hamd olsun!" dedi.

Bir başka rivayette ise; yine Ebu Hureyre (r.a) Resulûllah'ın yanından ayrılınca, Medine'nin bütün evlerinde o kadını aradım, fakat bulamadım. Ertesi gece ise kadın kendisi çıkageldi. Ben de Resulûllah'ın kendisi için ne söylediğini haber verdim. Kadın secdeye kapandı ve:

"Bana bir kurtuluş ve tevbe kapısı açan Allah'a hamd olsun" dedi. Yanında bulunan bir cariyeyi ve cariyenin kızını azad edip, Allah'a tevbe etti. (Hayatü's-Sahabe, Timaş Yayınları, Cilt 4, s. 1420)

***

Evet, "nefs-i emmâre; tahrib ve şer cihetinde nihayetsiz cinayet işleyebilir, fakat icad ve hayırda iktidarı pek azdır ve cüz'îdir. Evet bir haneyi bir günde harap eder, yüz günde yapamaz. Lâkin eğer enaniyeti bıraksa, hayır ve vücudu tevfik-i İlâhiyye'den istese, şer ve tahripten ve nefse itimattan vazgeçse, istiğfar ederek tam abd olsa; o vakit 'Allah onların kötülüklerini iyiliklere çevirir' (Furkan Sûresi: 70) sırrına mazhar olur. Ondaki nihayetsiz kabiliyet-i şer, nihayetsiz kabiliyet-i hayra inkılâp eder. 'Ahsen-i takvîm' kıymetini alır. Âlâ-yı illiyyine çıkar.

"İşte ey gafil insan! Bak Cenab-ı Hakk'ın fazlına ve keremine! Seyyieyi bir iken bin yazmak, haseneyi bir yazmak veya hiç yazmamak adalet olduğu halde; bir seyyieyi bir yazar, bir haseneyi on, bazen yetmiş, bazen yediyüz, bazen yedibin yazar. Hem şu nükteden anla ki; o müthiş Cehennem'e girmek ceza-yı ameldir, ayn-ı adldir. Fakat Cennet'e girmek, mahz-ı fazldır."

(Sözler, 23. Sözün İkinci Mebhası, Birinci Nükte)

 

Selim GÜNDÜZALP

-------------------------------------------------------------------------------------------------------- 
 

İsmail'i bulup kurban etmek
Kurban kelimesi "kurb" sözünden gelir. Yani yakınlaşmak... Kurban kesmek, insanı Allah'a yakınlaştırır. Nasıl yakınlaştırır? İbadeti, itaati insanı Allah'a yakınlaştırır.
Musa Aleyhisselam'a emrediliyor, "İneği kes!" Çünkü o insanlar ineğe tapıyordu. Musa Aleyhisselam'ın ümmeti, ineği kesmekle putu kesmiş oldu...

Aslında Musa Aleyhisselam'ın ümmeti puta değil menfaatlerine tapıyordu. Çünkü öküzle tarlayı sürüyorlar, ineğin de sütünden, danasından faydalanıyorlardı. Onlar, faydalandıkları şeylere tapıyorlardı. Faydalanılan şey, onların menfaatiydi. Musa Aleyhisselam'ın ümmeti, ineği kesmekle hem menfaatlerine tapmaktan vazgeçme ikazını aldı hem de Allah'tan başka şeye tapmanın zararını öğrendiler.

Bugüne gelince...

Para veriyoruz, bir kurban alıyoruz. Onu kesip fakirlere dağıtıyoruz. Kapitalistlerin putlaştırdığı para, bizde kurbana gitti. Fakir fukaraya kurban etini dağıtarak diğergâmlık öğrendik. Kurban Bayramı'nda, zengin malını dağıtıyor. Fakir dağıtılan etten faydalanıyor, zenginle fakir arasındaki uçurum azalıyor. Zekâtını veren, kurban kesen Müslüman, kapitalist olmaz. Şimdi güzel bir şey buldular. Kurban paralarını toplayıp Afrika'daki fakir ülkelere gönderiyorlar. Sudan'a on bin tane kurban parası gönderilse ve Sudan'da on bin tane kurban kesilse Sudanlılar der ki, "İşte Müslümanlık budur! Türkiye nerede, Sudan nerede? Türkiye'deki kardeşlerimiz bize et göndermiş." Demek Müslümanlık tam uygulansa, dünya cennete dönecek...

Kurban Bayramı'nda kurban derilerini bir cemaat toplasa yurtlar yaptırır, öğrenci okutturur. Binlerce genç tahsil yapma imkanı bulur. Allah ne emretmişse çok isabetlidir.

İbrahim Aleyhisselam, "Ya Rabbi bana salih evlatlardan bir çocuk lûtfet." (Saffat 37/100-106) diye dua ediyor. Allah da ona İsmail'i veriyor. Bir zaman sonra İbrahim Aleyhisselam rüyasında İsmail Aleyhisselam'ı kurban etmeye giriştiğini görüyor. "Ben rüyamda seni kurban etmeye giriştiğimi görüyorum. Ne yapacağız?" diyor. Oğlu da, 'Ey babacığım sana ne emrediliyorsa onu yap. Allah'ın izniyle benim sabırlı ve dayanıklı biri olduğumu göreceksin." diyor. Her ikisi de bu emre teslim oldular. İbrahim, oğlunu şakağı üzerine yatırınca biz ona: "İbrahim! Rüyana sadık davrandın, dedik. Biz iyileri işte böyle ödüllendiririz." (Saffat 37/102-106) buyuruyor.

İman, sevdiğin şeyi kurban etmektir. "Sevdiğiniz şeylerden infak etmedikçe iyiliğe eremezsiniz."(Âl-i İmran 3/92) ayeti bunun delilidir. Şimdi ben desem ki "parayı sevmiyorum", yalan söylemiş olurum. Zekât verip, kurban kesen, "sevdiğini vermiş" olur. Sevdiğimiz; para olur, mevki olur. Alışkanlıklar olur. Adam diyor ki, "Ben sigarayı bırakamıyorum." İşte onun İsmail'i sigara... Öbürü diyor ki, "Ben parayı çok seviyorum." Onun İsmail'i de para... Hem İsmail'i bulacağız, hem de Nuh'un gemisine bineceğiz. Bu devirde kurtuluş böyle...

Bir de kurbanla beraber, tevbe istiğfar edip, günahlarını kurban edenler var. "Ya Rabbi, bu Kurban Bayramı'nın yüzü suyu hürmetine bir daha şu haramı işlemeyeceğim." diyen adam o haramı kurban etti.

Diyorlar ki, Kurban Bayramı'nda binlerce hayvan kesiliyor. Bu, ekonomik bir zaferdir. Köylü hayvan besledi, şehirli aldı kesti. Köylü para kazandı, fakir et yedi, zengin sevap kazandı. Kâr içinde kâr...

Bu bayramlar, Allah'a itaat etmenin bayramları. Ramazan'da, Ya Rabbi oruç tuttum, çok şükür, bayram ediyorum. Kurban'da kurbanımı kesiyorum, çok şükür, bayram ediyorum.

Kainat, itaat üzerine kurulmuştur. Binlerce senedir güneş doğup batıyor. Doğarken geç kalmıyor. Batarken geç kalmıyor. Kocaman güneş Allah'a boyun eğerken, bize ne oluyor ki, isyana gidiyoruz?



Hekimoğlu İSMAİL

 

------------------------------------------------------------------------------------------------------

Kelebeğin gözyaşı


Yeni bir bin yılın içinde, yeni bir misyon üstlenerek dünyaya iz bırakmak ve asra şekil vermek gibi bir hedefin şerefiyle onurlanmak ister misin?

Dünya küçüldü… Hedef büyüdü. Hedef güzel, hoş ve lâtif… Hedef; güzellikleri bütün insanlığa, seven bir kalb, gülen bir yüzle sunmak… Bu sunuş kalb tepsisinde, hoşgörü eliyle olursa hiç kimsenin reddetmeye gücü yetmez. Sen hiç bir gülün, bir şekerin asık surat, kin dolu bir kalble sunulduğunu gördün mü? Aldığın nefesi, attığın adımı, "Bir" görenin olduğunu biliyor, inanıyorduk… Şimdi binlerce gizli göz, meraklı kulak seni görüyor, takip ediyor ve her hareketini kaydediyor.

Belki yarın, bilmem kaç sene önce söylediğin bir sözü, yaptığın bir hareketi, fezanın derinliklerinden milyarlarca sesin içinden ayırıp çıkaracak ve bir CD içinde sana hediye edecekler… Belki en yakınlarının bilgilerine sunacaklar… Hem "Bir" görenden, hem de CD'deki hareketleri seyreden ve dinleyen yakınlarının yanında yüzünün kızarmayacağı bir hayat sürmek zorundasın…

Bu kurucusu eşsiz ve tek olduğu için mükemmellerin mükemmeli düzende, kirpiğinin çıkardığı sesin bile kaybolmadığını biliyor musun?.. Artık şeffafsın… İç organların bile MR'ın maharetiyle camlaşırken, beyin dalgaların EEG'lerle çözülürken, tarihin sahnesindeki son başrolünü, bir kere daha sana, ceddine ve inancına yakışır bir şekilde oyna…

Kelebek gibi ol… Konduğun zambak, öptüğün gül, kokladığın menekşe senden incinmesin. Kanatlarında güzellik tohumları götürdüğünü, bu güzellik tohumlarının hayat bulmuş hâlinin sen olduğunu anlatabilirsen, problemi çözmüş olursun. Ne kan dök, ne kanını dök… Senden beklenen ter ve gözyaşı… Ter; gönül verdiğin sevdanın uğrunda zihnî ve bedenî her türlü gayret, fedakârlık ve samimiyet… Gözyaşı ise sevgisinden, hoşgörüsünden, merhamet ve şefkatinden yumuşamış bir gönlün aşk deyince, sevgili deyince, gözlere "yaş dök!" emrini vermesine gerek kalmadan yanaklarından aşağı düşen, bir damlası güneşi söndürecek kadar tesirli hazine…

Okyanusta intihar eden bir balinanın, Afrika'da aç ölen bir çocuğun sorumluluğunu omuzlarında hisseden bir insan olmak ne kadar güzel. Ne güzel, bir eroinman gencin hâlini lânetlemeden, anne ve babasının çektiği acıyı yüreğinde hissetmek; kendini o anne ve babanın yerine koyarak kollarını açabilmek, sevip sarabilmek… Ne güzel kendi çaresizliğine ağlayabildiği gibi, başkalarının çaresizliğine de ağlayabilmek ve sevinciyle neşelenmek…

Kelebek; bunca yük senin omuzlarında… Oysa ki, ömrün bir mevsimlik bile değil. Ter dökeceksin kelebek… Islanacak kanatlarındaki bin bir renk, bin bir desen, bin bir inci… Ağlayacaksın kelebek… Göz yaşların güzelliklerin destanını yazacak…

Ve sen kelebek! Senin gibi düşünmeyeni, senin gibi inanmayanı da hoş görecek ve gönül gülünü ona verecek, hoşgörü pınarının suyunu gönlüne akıtacaksın. Gönlün geniş, ufkun açık, gayen güzel, hedefin doğru…

Ve sen Kelebek, inandığın kadar güçlüsün…

A. Mahir Pekşen


-------------------------------------------------------------
 

sofii.jpg

 

Yâ Rabbî!
Bizim hâlimize bakarak muâmele etme. Kendi ikrâm ve ihsânına göre bize muâmele eyle.

Yâ Rabbî!
Kerem ve lütfunla hidâyet ettiğin kalbi tekrar dalâlete, sapıklığa meylettirme. Belâları bizden sarf eyle, çevir ve değiştir. Ey affı çok olan, günahları örten Rabbim!
O günahlar dolayısı ile bizden intikam alma. Bize azâb etme.

Yâ Rabbî!
Biz nefis ile şeytana köpek gibi tâbi olduksa da sen, azab arslanını bize saldırtma.

Ey Hayy, ebedî diri olan Rabbim!
Taleb ve duâ üzerine nasıl olur da kerem etmezsin. Sen kerem sâhibisin.Ey mahlûkâtın, yaratıkların canlıların ihtiyâcını gideren Rabbim! Sen varken hiç bir kimseyi hatırlamak ve ondan bir şey ummak lâyık değildir.Yâ Rabbî!
Rûhumda bir ilim katresi var. İlâhî onu hevâ rüzgarıyla ten toprağından muhâfaza eyle.
Ey ihsânı çok olan Rabbim!
Cefâ içinde geçip giden ömre merhamet et.
Ey affetmeyi seven Rabbim!
Bizi affeyle. İsyân derdimize çâre eyle.
Ey yardım isteyenlerin yardımcısı!
Bizi hidâyete çıkar.

Yâ Rabbî!
Duâ ve yakarışlarımızda sana lâyık olmayan sözleri bilmeyerek söyleyip hatâlarda bulunmuş isek, o kelimeleri sen ıslâh et ve duâmızı kabul buyur.
Çünkü sözlerin hâkimi ve sultanı ancak sensin.

Ey âlemin yaratıcısı!
Kasvetli, kararmış, katılaşmış âdetâ taş gibi olmuş olan kalbimizi mum gibi yumuşat, feryâdımızı, âh u vâhımızı, hoş eyle ki rahmetini celbetsin, çeksin.
Bizi köle gibi kullanan bu serkeş nefisten bizi satın al.
O nefis bıçağı kemiğe dayandı (zulmü canımıza yetti).

Yâ Rabbî! Sana ne arz edeyim. Çünkü sen gizli ve açık her şeyi bilirsin."


 

---------------------------------------------------------------------------------------------
 

İYİLİK...

 

Birçoğumuz en son kime iyilik yaptığımızı hatırlamaz olduk. Belki de bu erdemli davranışın çarkları böylesine hızlı dönen bir dünyada çok fazla alıcısı yok. Ama daha da ilginci, bu eylemin giderek bir kötülük aracına dönüşmeye başladığıdır. Yanlış okumadınız.

Kötülük için iyilik yapmak. Mümkün bu.

İyilik yaparken iki üç hamle sonra bu iyiliği bir hançer gibi kullanmayı hesaplayanlar olmadığını sanmayın sakın.

Peki, nasıl olur da bu kadar soylu bir davranış kalbimizdeki balans ayarının bozukluğu sonucu bir ihanet eylemine dönüşür?

Önce eskilere gidelim…

Bir akşam vakti Hz. İbrahim'in yaşadığı köyden geçen yaşlı bir yolcu, misafir olup geceyi geçirebileceği bir ev aradı. Hz. İbrahim'in kapısını çaldı ve kendisini misafir edip edemeyeceğini sordu.

Yolcu seksen yaşındaydı ve o yaşına kadar hiç iman belirtisi göstermeden yaşamıştı.

Hz. İbrahim ise kapısını çalan bu insanı Hak yoluna davet etmesinin peygamberliğinin gereği olduğunu düşünmekteydi.

"Bir şartım var" dedi adama.

"Senin Allah'a iman etmeni istiyorum. Kabul edersen misafirim olursun."

Adam kızdı. Kabul etmedi ve akşamın son ışıkları altında köyün ufkuna doğru ilerledi.

Tam o sırada Hz. İbrahim'e ilahi uyarı geldi.

"Ey İbrahim, biz o insana ömür verdik, mal verdik, evlatlar verdik, rızk verdik. Bunun karşılığında ona şart koşmadık. Ama sen kulum, ona bir gecelik misafirlik için iman etmeyi şart koştun."

Bu uyarıyla aklı başına gelen Hz. İbrahim hemen koşup adamı durdurdu ve evine çağırdı.

Adam "koştuğun şarttan neden vazgeçtin?" diye sordu.

Hz. İbrahim "Allah bana hiçbir karşılık istemeden ve senin iyiliğin için olsa bile şart koşmadan iyilik yapmamı emretti" karşılığını verdi.

Bunun üzerine "seksen yıl bihaber yaşadığım Allah'a şimdi iman ediyorum" dedi adam.

Şimdi bana, "iyi de hocam, bu eski bir mesel, zaman değişti, günümüze gelelim" diye çıkışabilirsiniz.

Peki! Olay geçen Ramazan'da İstanbul Bağcılar'da yaşandı.

Bir grup insan bir araya gelip fakirlere maddi yardım götürmeye koyuldu. Bir gün karşılarına çok muhtaç yaşlı biri çıktı. Ona düzenli olarak 200 TL ödemeye başladılar.

Aradan bir müddet geçmişti ki, yine böyle bir başka fakire raslayıp ihtiyaçlarını sordular, yardım önerdiler.

Adam reddetti: "Bana her ay birisi 100 TL ödüyor zaten."

Bunun üzerine yardımsever dostlarımız "bizi bu zatla tanıştır da çabalarımızı birleştirelim" deyince, adam onları götürdü.

Karşılarına çıkan kişi, o her ay 200 TL ödedikleri yaşlı ve çok fakir adamdı.

Dostlarımız şaşırdılar ve oracığa çöküp ağladılar.

Evet, iyilik yürek işidir!..

Ve bildiğim bir şey varsa o da iyiliğin artık birçoğumuzun becerebileceği bir iş olmadığıdır.

Metin Kondel 
 
----------------------------------------------------------------------------------------------------------
 

Image Hosted by ImageShack.us
 

Unuttuk,
Dünya bir gölgelikti oysa,
Yolcu olduğumuzu unuttuk.
Yolumuzun buradan geçtiğini sadece.
Sadece uğradığımızı şu dünyaya.
Yükümüzü yeğni tutmayı bilemedik.
Biriktirdik,çoğalttık, artırdık ve saydık.
Geriye ne kaldı?
Şimdi hatırladık.
Sermayemiz yokluk, servetimiz acz.
Şimdi hesapladık. 

 Unuttuk,
Yüzümüzde Rahman'ın nakşı vardı.
Gözümüzde Cemal'in bakışı vardı.
Gönlümüzde Beka'nın aşkı vardı.
Şimdi, yüzümüz yerde kaldı.
Gözümüz yaşta kaldı.
Gönlümüz darda kaldı.
Hatırladık ve anladık ki,

buradan ötesi vardı.

SENAİ DEMİRCİ/CAN KIRIĞI

 ----------------------------------------------------------------------------------------------

 

Kurban kavramı çocuklara nasıl anlatılmalı?
 
Çok özeldir bayramlar. Hele çocukların dünyasında ayrı bir yeri vardır bu özel günlerin. Senede iki kez yaşarlar çocuklar bu coşkuyu; ama kimi zaman izleri bütün bir sene sürer hatta gelecek yıllarda da silinmez. Bundan değil midir, biz yetişkinlerin "eski bayramlar" diyerek özlemlerimizi dile getirişimiz?
Bayramlardaki bu coşkunun yanında bayramın çocuğa davranışsal getirileri de olabilir. Ve bu ebeveyn ve çevreye bağlıdır. Evet Kurban Bayramı bu özel anlardan biridir. İçinde Yüce Yaratıcı'ya (cc) karşı emre itaati simgeleyen, yardımlaşma yoluyla sosyal bağları kuvvetlendiren özel bir zaman dilimidir Kurban Bayramları. Coşku ve davranışsal getirilerin sağlanması kadar, ebeveynlerin Kurban Bayramı'nda çocuklarının olumsuz etkilenmemeleri için hassas davranmaları gerekmektedir


Kurbanı anlatırken nelere dikkat edilmelidir?

"Kurban" kavramı çocuk sormadığı sürece detaylandırılmamalıdır. 7 yaşından sonra Hz. İbrahim kıssası da eklenerek kurbanın anlamı aktarılabilir. Fakat 7 yaşından önceki çocuklara kurbanın Allah'ın (cc) bir hediyesi olduğu söylenmeli, kıssa aynen aktarılmamalıdır.
Hangi yaşta olursa olsun çocuklara kurbanın sosyal boyutu anlatılmalıdır.

Kurban ile birlikte insanların birbirleri ile yardımlaştıkları, ekonomik seviyesi düşük ailelerin ve bu ailelerin çocuklarının "et" besininden yıl içinde yararlanamadıkları; ama bu bayram vesilesi ile "et" yiyebilip daha da sağlıklı olabildikleri üzerinde durulmalıdır.

Kesim işlemi konusunda çocuklar soru soracak olurlarsa "bunun kasapların işi olduğu ve bu işlemi kasapların bilebileceği; ama kasapların hayvanları çok iyi tanıdığından canlarını yakmadığı" söylenebilir.

Bu konuşmalar esnasında ebeveynin mimiklerinin ve ses tonunun oldukça rahat olması gerekir.

Bunların dışında çocukların merakları karşısında ebeveyn şu açıklamalarda bulunabilir: Kainattaki bütün canlılar birbirlerine yardım ederler. Ve bunu yapmaktan çok zevk alır, mutlu olurlar. Mesela bitkiler, insanların ve hayvanların kendilerini yiyip beslenmelerini ister, böylece yardımlaşmış olurlar. Hayvanlar da insanları kendilerinin etlerini yemelerini, sütlerinden, yumurtalarından ve yünlerinden yararlanmalarını çok isterler. Böyle olunca hem çok mutlu olurlar hem de yardımlaşmış olurlar. İnsanlar da Allah'ın verdiği nimetleri birbirleri ile paylaşırlar. İşte bu nedenlerle kurbanların kesilirken canları yanmadığı gibi çok mutlu olurlar.

Kesimi çocuk görmeli mi?

7 yaş öncesi: Görmemeli
Bu dönemde çocuklar henüz soyut düşünme becerilerine sahip olmadıkları için kurban kavramını tam olarak anlayamazlar, buna bağlı olarak kesim onlara bir şiddet olarak görülebilir. Bu yaş çocuklarda çeşitli korkular oluşabileceği gibi, et ürünlerini yemek istememe veya şiddet olarak algılayabilecekleri bu davranışı modelleme arzusu oluşabilir. Bu sebeple kesime kesinlikle şahit olmamaları gerekir.


7-12 yaş dönemi: Kurbanın neden kesildiği izah edilmeli

Bu dönem çocukları ağırlıklı olarak dinî ritüelleri, Hz. İbrahim (as) kıssasını anlayabilseler bile kesim işlemini anlamakta sorun yaşayabilirler. Ancak, özellikle Doğu toplumlarında hayvan kesimi sıkça yapılır ve bu, çocuk için çok farklı bir olay değildir. Bu ortamdaki bir çocuk için kesime şahit olmak çocuğa zarar vermezken sadece evdeki yemeklerde veya buzlukta "et" ile görüşen bir çocuk için zarar verici olabilir. Bu nedenle genel olarak değerlendirildiğinde ortam ve şartlar dikkate alınmalı ve çocuğun kesime şahit olmaması tercih edilmelidir. Şahit olmuşsa veya olma ihtimali varsa da kesinlikle hayvanın canının yanmadığı, mutlu olduğu gibi) hususlar çocuğa vurgulanmalıdır.


Ergenlik dönemi: Görmesinde bir mahsur yok

Ergenlikle birlikte çocuklar bunun dinî bir süreç olduğunu ve sonrasındaki sosyal faydalanmayı anlar ve kesim işlemini gerçekçi değerlendirebilirler. Bu arada ergen çocuğun kişilik yapısı dikkate alınmalıdır. Mesela hassas yapıdaki bir çocuğun kesim manzarasına şahit olması zarar verici olur. Kısaca denilebilir ki; hayvan kesimine yapısal anlamda zarar görmeyeceği düşünülen ergenlik dönemi çocukları ve daha büyük bireyler şahit olabilirler


ZAMAN-AİLEM

 

------------------------------------------------------------------------------------------------

 

Kurban Bayramı Gelirken

Kurban ile İlgili İlmihal Bilgileri


Sitemize kurban ile alakalı gelen tüm sorulara ulaşmak için tıklayın...




Windows Live Hotmail: Arkadaşlarınız Facebook'taki güncellemelerinizi doğrudan Hotmail®'den görür.

Windows 7: Gündelik işlerinizi basitleştirin. Size en uygun bilgisayarı bulun.
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

24 Kasım 2009 Salı

(Namaz Zamanı) FW: okumadan silmeyin Dua almaya bakın.




Dua almaya bakın!
 
Vaktiyle bir ateşperest, oğlunu evlendirmektedir.  Düğün günü çok koyun ve inek kesilir.  Et kokuları mahalleyi sarar.
 Ancak evin bitişiğinde, Müslüman,
dul bir kadın, dört yetimiyle yaşamaktadır. Hepsi de günlerdir açtırlar.  Kadıncağız, düğün evinin kapısını çalıp, 'ateş' ister.  Ancak maksadı başkadır.
"Belki yemek verirler" diye gitmiştir.  Adam, kadının niyetini anlasa da, bir şey vermez.  Kadıncağız,  bir daha gidip 'ateş' ister. Yine eli boş döner.
Üçüncüde yine öyle.  Ama ne olur bilinmez, bu defa acır kadına.  Hallerini anlamak için dehlize iner ve  dayar kulağını bitişik evin duvarına ve dinler.


Yetimcik, annesine yalvarıyor:

Anneciğim, ne olur bir daha git.  Belki bu sefer bir şey verirler.
 
 Kadın ağlamaklıdır:
- Üç defa gittim yavrum! Artık utanıyorum.

Adam bunu duyar. Kalbi sızlar. güzel bir 'Sofra' hazırlatıp, gönderir evlerine. Ve dehlize inip,  dinler yine. Yetimlerin en küçüğü dua ediyor:
- Ya Rabbi! O nasıl bize ikram ettiyse, sen de ona ikram et! Onu imanla şereflendir!

Ardından;
- Âmiiiin! sesleri yükselir.

O anda, kalbi döner ateşperestin. Ve 'Şehâdet'i getirip imanla şereflenir
.
Nitekim Sadaka, belâyı önler. Ama dua, kaderi değiştirir! Buyurmuştur büyüklerimiz
 
 Düşüncelerine dikkat et;
 Sözlere dönüşüyorlar,
 Sözlerine dikkat et;
 Eyleme dönüşüyorlar,
 Eylemlerine dikkat et;
 Alışkanlıklarına dönüşüyorlar,
 Alışkanlıklarına dikkat et;
 Kişiliğine dönüşüyorlar,
 Kişiliğine dikkat et;
*Kişiliğin kaderin oluyor!'*


Ya Rab! Bize halim bir ahlak, salim bir kalp, zarif bir huy, Gayur bir ilim, Salih bir amel, abid bir karakter, Muttaki bir gayret, Muhsin bir suret ver. Âmin…
 
Ya Rab! Kalpler senin kudretinde evirilip çevrilirken
Bizim kalbimizi dinin üzere sabit kıl.
 

Âmin…

 


 


 
Sevgili Allahım,
 
Şu an bu mesajı okuyan kişi,bana göre çok tatlı,çok iyi ve çok özel.Ben onu çok seviyorum.
Ona yardım et hayatını en güzel şekilde yaşasın.
Lütfen,her istediği şeylerde yardımcı ol ona.
Karanlık yerlerde ona parlamaya yardımcı ol ve sevemeyeceği zamanlar sevebilsin.
Her zaman onu koru, sana ihtiyacı olduğu zaman ona yardım et ve ona bildir ki onunla yürüdüğün zaman kendisi güvendedir.


 

 


Bütün sevdiğin kişilere yolla.Ben şu an yaptım.

 







Windows Live Hotmail: Arkadaşlarınız Facebook'taki güncellemelerinizi doğrudan Hotmail®'den görür.
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

(Namaz Zamanı) Re: Namazı "satan" Alışveriş Merkezleri

Beylikdüzü Migros’u unutmuşsunuz

 

 

From: namazzamani@googlegroups.com [mailto:namazzamani@googlegroups.com] On Behalf Of ÇETİN TUĞRUL
Sent: Tuesday, November 24, 2009 4:02 PM
To: Namaz zamanı
Subject: (Namaz Zamanı) Namazı "satan" Alışveriş Merkezleri

 

Namazı "satan" Alışveriş Merkezleri


Alışveriş merkezi değil aslında bunlar; kendi ifadeleriyle ve iddialarıyla "Yaşam Merkezi". Demek istiyorlar ki, "Bu kapıdan içeri girdiğinizde, yaşamanız için ne lazımsa bulacaksınız! Dışarı çıkmanıza, sokaklarda vakit kaybetmenize gerek yok. Açsanız restorantımız var. Film seyretmek isterseniz sinemamız hazır. Oynamak isterseniz, hem çocuklarınız hem sizin için oyun salonları kurduk. Tuvalet ihtiyacınızı da görebilirsiniz. Ayakkabıdan tornavidaya, fotoğraf makinesinden kitaba her şeyi bizden alın; başka yere yorulmayın. Kahve bile içebilirsiniz, dilerseniz. Tıraş da olabilirsiniz." Tüm bu yaşama seçeneklerinin bir istisnası var ama... "Namaz kılacaksanız, dışarı!" Niye ki? "Dışarıda cami var, mescid var!" ukalalığı... İyi ama dışarıda da sinema var, dışarda da dükkanlar var demeye kalmıyor. Zaten namaz kıldığını söyleyemeyecek kadar eziğiz ya biz... Boynumuz bükük kabulleniyoruz şartları. Bir koşu dışarı çıkıp aradan çıkarıyoruz namazımızı. AVM yöneticileri bildiklerini okusunlar. Dinimizin nasıl yorumlanacağına da karar versinler; bizim kıldığımız namazı bize öğretsinler. "Kaza edersiniz!" küstahlığı... Galiba en elem verici olanı da, meselâ Carrefoursa'da, mesela Capitol'de alışveriş yapan ve isimlerini az sonra öğreneceğiniz diğerlerine de milyonlarca TL kazandıran dindarların namazlarını zamanında ve namazın onuruna yaraşır bir mekanda kılmayı dert edinmemeleri, dahası belki de namaz kılmanın kendisini dert edinmemeleri...

Sanıyorum Capitol yönetimine yazdığım Kalite Yönetimi Şikayet Formu arşivlerde bir yerde duruyordur. Ama hallerinden memnunlar ki, müslümanlara meydan okurcasına kıl kadar dert edinmiyorlar mescit yokluğunu. Bir de ödül almışlar! Bravo! Galiba Carrefoursa'lar SA'larını ödünç aldıkları merhum Sakıp Ağanın dine ve dindarlara müsamahalı bakışından az da olsa ders almıyorlar. "Biz biliriz!" edasındalar... Ne diyelim biz şımarttık onları.

Hatta bunlardan biri var ki, sırf Başbakan'a açılışta mahcup olmamak için Maltepe şubesinde yaptırdıkları "açılış mescidi"ni Başbakan ayrılır ayrılmaz kapattı. Aymazlık! Terbiyesizlik!

Beni aşırı tepkisel bulursanız, işin başka bir boyutunu daha hatırlatayım. Dikkatinizden kaçmış olabilir. Bu AVM'lerin sadece müşterileri değil, çalışanları da var. Kimi yerde binlere ulaşan bu çalışanlar arasından çalışma saatleri içinde namaz kılmak isteyenleri de mağdur ediyor bu kendini bilmezler. Bana kalırsa, mescid konusundaki dirençlerinin önemli bir bileşeni, çalışanlarını namaz kılmaktan caydırmak...

İnanmayacaksınız ama, benim gençliğimde, 70'li ve 80'li yıllarda, şehirlerarası otobüslerin mola verdiği tesislerin çoğunda da mescit olmazdı. Hatta utana sıkıla sorardık "mescit var mı?" diye. Onlar da olmaması gerekiyormuş edasında terslerdi bizi. Ama sonra n'oldu? Baktılar ki, müşteri gelmiyor mescit olmayınca, her yer mescidleniverdi. En azından, mescid bulundurmayı müşteri memnuniyetinin şartı olarak görmeye başladılar.

Yaşlılık işte; bir başka hatıra daha geldi aklıma. Çok değil, daha 90'lı yılların ortalarına doğru, İstanbul'dan Şile'ye kadar tek tek sorduğumuz halde alkolsüz lokanta bulamamıştık. Peki ya şimdi durum ne? "Alkolsüzdür" tabelasını özellikle öne çıkaran onlarca tesis! Demek ki namaz kılanların yaptırım gücü varmış..

Şimdi gücümüz şu kendini bilmez AVM'lere mi yetmiyor?

Ne diyeyim! Yuh! Sadece namaz gibi hayati bir ihtiyaca bigane kalan AVM'lere değil, namazını yaşam hakkı olarak görmeyen dindarlara da...

İşte size liste... Mümkünse uzak durun bu AVM'lerden... Yolunuzu gözlesinler. "Niye gelmiyor bunlar?" diye meraktan çatlasınlar. İlle de gidecekseniz, her gittiğinizde "mescidiniz nerede?" diye sorun. (Dikkat: "Mescidiniz var mı?" değil, "Mescidiniz nerede?" Yaşam Merkezi iddialarını ispatlamak istiyorlarsa, mescide, hem de en iyisinden mescide yer vermeleri zorunluluklarıdır.) Hatta sözde kalmasın, şikayet ve dilek formu isteyin ve doldurun. Hem sonra, başka AVM mi yok? Aşağıda da göreceğiniz gibi, mescidli AVM'lerin sayıca da kalitece de mescidsizlerden geri kalır yanı yok:

İşte mescidi olmayan Alışveriş Merkezleri:
AK Merkez Capitol AVM Carousel AVM Kanyon AVM Carrefour Haramidere Carrefoursa Maltepe Carrefoursa Ümraniye Carrefoursa Bayrampaşa Carrefoursa İçerenköy Prestige Mall AVM World Atlantis Atrium AVM Migros AVM Beylikdüzü Capacity AVM Beş Yıldız AVM Sunway AVM Verde Molino AVM Doğuş Power Center Başak Park AVM MKM AVM Kemermall Kule Çarşı Mayadrom Akadlar AVM Colony Outlet Ömür Plaza AVM Yayla'da Süreyyapaşa Kuyumcukent Bazaar AVM Mesa Studio Plaza AVM Espri Outlet Center Bomonti Park


Şükür ki, memleketimizde her şey birilerinin sandığı gibi değil. Tebrikle ve teşekkürle bildirmem gerek ki, namazın hakkını ve müslümanın onurunu incitmeden çok güzel mescidler tasarlamış AVM'lerimiz var. Demek istenirse oluyormuş...

Bunlar da mescidli AVM'ler:
İstinye Park 1. kat Tepe Nautilist AVM 2. kat Hayatpark AVM 1. kat İstanbul Outlet Park 1. kat Kale Center AVM 1. kat Deposite Outlet Merkezi 1. kat Atırus AVM 2. kat Cevahir AVM 2. kat Palladium Rezidans ve AVM 3. kat Optimum Outlet AVM 3. kat Airport AVM 3. kat ve 4. kat Metrocity 4. kat Astoria AVM 4. kat City's Nişantaşı 5. kat Metroport AVM Bodrum 3. kat Pendik Park Outlet Center Her katta Akvaryum AVM Her katta Kadir Has Çocuk Dünyası Otopark hizasında Historia AVM Otopark hizasında Profilo AVM Zemin Via Port Outlet Zemin Maxi Center Silivri Zemin Silivri AVM Zeminde dar yer Aymerkez Olivium Outlet Center
Fox City Real Beylikdüzü (bütün ihtiyaçlara yönelik bir mescidi var) M1 Meydan AVM Armonipark Outlet Center Flynn AVM 1. kat Beylicium AVM 2. kat Town Center 3. kat Paradise AVM Bodrum 2

 


Windows 7: Gündelik işlerinizi basitleştirin. Size en uygun bilgisayarı bulun.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---


__________ ESET NOD32 Antivirus Akıllı Güvenlik tarafından sağlanan bilgiler, virüs imza veritabanı sürümü: 4633 (20091124) __________

İleti ESET NOD32 Antivirus Akıllı Güvenlik tarafından denetlendi.

http://www.nod32.com.tr

 


--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

(Namaz Zamanı) Namazı "satan" Alışveriş Merkezleri

Namazı "satan" Alışveriş Merkezleri

Alışveriş merkezi değil aslında bunlar; kendi ifadeleriyle ve iddialarıyla "Yaşam Merkezi". Demek istiyorlar ki, "Bu kapıdan içeri girdiğinizde, yaşamanız için ne lazımsa bulacaksınız! Dışarı çıkmanıza, sokaklarda vakit kaybetmenize gerek yok. Açsanız restorantımız var. Film seyretmek isterseniz sinemamız hazır. Oynamak isterseniz, hem çocuklarınız hem sizin için oyun salonları kurduk. Tuvalet ihtiyacınızı da görebilirsiniz. Ayakkabıdan tornavidaya, fotoğraf makinesinden kitaba her şeyi bizden alın; başka yere yorulmayın. Kahve bile içebilirsiniz, dilerseniz. Tıraş da olabilirsiniz." Tüm bu yaşama seçeneklerinin bir istisnası var ama... "Namaz kılacaksanız, dışarı!" Niye ki? "Dışarıda cami var, mescid var!" ukalalığı... İyi ama dışarıda da sinema var, dışarda da dükkanlar var demeye kalmıyor. Zaten namaz kıldığını söyleyemeyecek kadar eziğiz ya biz... Boynumuz bükük kabulleniyoruz şartları. Bir koşu dışarı çıkıp aradan çıkarıyoruz namazımızı. AVM yöneticileri bildiklerini okusunlar. Dinimizin nasıl yorumlanacağına da karar versinler; bizim kıldığımız namazı bize öğretsinler. "Kaza edersiniz!" küstahlığı... Galiba en elem verici olanı da, meselâ Carrefoursa'da, mesela Capitol'de alışveriş yapan ve isimlerini az sonra öğreneceğiniz diğerlerine de milyonlarca TL kazandıran dindarların namazlarını zamanında ve namazın onuruna yaraşır bir mekanda kılmayı dert edinmemeleri, dahası belki de namaz kılmanın kendisini dert edinmemeleri...

Sanıyorum Capitol yönetimine yazdığım Kalite Yönetimi Şikayet Formu arşivlerde bir yerde duruyordur. Ama hallerinden memnunlar ki, müslümanlara meydan okurcasına kıl kadar dert edinmiyorlar mescit yokluğunu. Bir de ödül almışlar! Bravo! Galiba Carrefoursa'lar SA'larını ödünç aldıkları merhum Sakıp Ağanın dine ve dindarlara müsamahalı bakışından az da olsa ders almıyorlar. "Biz biliriz!" edasındalar... Ne diyelim biz şımarttık onları.

Hatta bunlardan biri var ki, sırf Başbakan'a açılışta mahcup olmamak için Maltepe şubesinde yaptırdıkları "açılış mescidi"ni Başbakan ayrılır ayrılmaz kapattı. Aymazlık! Terbiyesizlik!

Beni aşırı tepkisel bulursanız, işin başka bir boyutunu daha hatırlatayım. Dikkatinizden kaçmış olabilir. Bu AVM'lerin sadece müşterileri değil, çalışanları da var. Kimi yerde binlere ulaşan bu çalışanlar arasından çalışma saatleri içinde namaz kılmak isteyenleri de mağdur ediyor bu kendini bilmezler. Bana kalırsa, mescid konusundaki dirençlerinin önemli bir bileşeni, çalışanlarını namaz kılmaktan caydırmak...

İnanmayacaksınız ama, benim gençliğimde, 70'li ve 80'li yıllarda, şehirlerarası otobüslerin mola verdiği tesislerin çoğunda da mescit olmazdı. Hatta utana sıkıla sorardık "mescit var mı?" diye. Onlar da olmaması gerekiyormuş edasında terslerdi bizi. Ama sonra n'oldu? Baktılar ki, müşteri gelmiyor mescit olmayınca, her yer mescidleniverdi. En azından, mescid bulundurmayı müşteri memnuniyetinin şartı olarak görmeye başladılar.

Yaşlılık işte; bir başka hatıra daha geldi aklıma. Çok değil, daha 90'lı yılların ortalarına doğru, İstanbul'dan Şile'ye kadar tek tek sorduğumuz halde alkolsüz lokanta bulamamıştık. Peki ya şimdi durum ne? "Alkolsüzdür" tabelasını özellikle öne çıkaran onlarca tesis! Demek ki namaz kılanların yaptırım gücü varmış..

Şimdi gücümüz şu kendini bilmez AVM'lere mi yetmiyor?

Ne diyeyim! Yuh! Sadece namaz gibi hayati bir ihtiyaca bigane kalan AVM'lere değil, namazını yaşam hakkı olarak görmeyen dindarlara da...

İşte size liste... Mümkünse uzak durun bu AVM'lerden... Yolunuzu gözlesinler. "Niye gelmiyor bunlar?" diye meraktan çatlasınlar. İlle de gidecekseniz, her gittiğinizde "mescidiniz nerede?" diye sorun. (Dikkat: "Mescidiniz var mı?" değil, "Mescidiniz nerede?" Yaşam Merkezi iddialarını ispatlamak istiyorlarsa, mescide, hem de en iyisinden mescide yer vermeleri zorunluluklarıdır.) Hatta sözde kalmasın, şikayet ve dilek formu isteyin ve doldurun. Hem sonra, başka AVM mi yok? Aşağıda da göreceğiniz gibi, mescidli AVM'lerin sayıca da kalitece de mescidsizlerden geri kalır yanı yok:

İşte mescidi olmayan Alışveriş Merkezleri:
AK Merkez Capitol AVM Carousel AVM Kanyon AVM Carrefour Haramidere Carrefoursa Maltepe Carrefoursa Ümraniye Carrefoursa Bayrampaşa Carrefoursa İçerenköy Prestige Mall AVM World Atlantis Atrium AVM Migros AVM Beylikdüzü Capacity AVM Beş Yıldız AVM Sunway AVM Verde Molino AVM Doğuş Power Center Başak Park AVM MKM AVM Kemermall Kule Çarşı Mayadrom Akadlar AVM Colony Outlet Ömür Plaza AVM Yayla'da Süreyyapaşa Kuyumcukent Bazaar AVM Mesa Studio Plaza AVM Espri Outlet Center Bomonti Park


Şükür ki, memleketimizde her şey birilerinin sandığı gibi değil. Tebrikle ve teşekkürle bildirmem gerek ki, namazın hakkını ve müslümanın onurunu incitmeden çok güzel mescidler tasarlamış AVM'lerimiz var. Demek istenirse oluyormuş...

Bunlar da mescidli AVM'ler:
İstinye Park 1. kat Tepe Nautilist AVM 2. kat Hayatpark AVM 1. kat İstanbul Outlet Park 1. kat Kale Center AVM 1. kat Deposite Outlet Merkezi 1. kat Atırus AVM 2. kat Cevahir AVM 2. kat Palladium Rezidans ve AVM 3. kat Optimum Outlet AVM 3. kat Airport AVM 3. kat ve 4. kat Metrocity 4. kat Astoria AVM 4. kat City's Nişantaşı 5. kat Metroport AVM Bodrum 3. kat Pendik Park Outlet Center Her katta Akvaryum AVM Her katta Kadir Has Çocuk Dünyası Otopark hizasında Historia AVM Otopark hizasında Profilo AVM Zemin Via Port Outlet Zemin Maxi Center Silivri Zemin Silivri AVM Zeminde dar yer Aymerkez Olivium Outlet Center
Fox City Real Beylikdüzü (bütün ihtiyaçlara yönelik bir mescidi var) M1 Meydan AVM Armonipark Outlet Center Flynn AVM 1. kat Beylicium AVM 2. kat Town Center 3. kat Paradise AVM Bodrum 2



Windows 7: Gündelik işlerinizi basitleştirin. Size en uygun bilgisayarı bulun.
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---

(Namaz Zamanı) BİR AYET,BİR HADİS ÇETİN TUĞRUL 24 11 2009

           AYET= Onlardan sonra gelenler ise şöyle derler: "Ey Rabbimiz! Bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla. Kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir kin tutturma! Ey Rabbimiz! Şüphesiz sen çok esirgeyicisin, çok merhametlisin." Haşr, 59/10
           HADİS = Allah'ım! Hatalarımı kar ve soğuk su ile temizle. Beyaz elbiseyi kirden temizlediğin gibi kalbimi de hatalardan arındır.Müslim, "Zikir", 49


Windows Live: Arkadaşlarınız size e-posta gönderdiklerinde Flickr, Twitter ve Digg güncellemelerinizi öğrenirler.
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
Namaz kılmayı öğrenmek için doğru yere geldiniz... Tüm namaz gönüllüleriyle www.namazzamani.net 'te buluşalım. Her zaman fikrinize ve desteğinize ihtiyacımız var... Bu sitedeki mailler: http://namazzamani-grubu.blogspot.com adresinde yayınlanır...

Bu mesajı Google Grupları "Namaz Zamanı" gruba üye olduğunuz için aldınız.

Daha fazla seçenek için, http://groups.google.com/group/namazzamani?hl=tr
adresinde bu grubu ziyaret edin.
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---
-~----------~----~----~----~------~----~------~--~---